Muğla Büyükşehir Belediyesi Tarım, Maden ve Orman çalıştaylarının ardından son günlerde ülke gündeminde yerini koruyan zelzele konusunda da çalıştay düzenledi. Çalıştayda, “Mevcut sanayi merkezlerinin de yüzde 98’i zelzele riski taşıyan bölgelerde kuruludur” kelamları dikkat çekti.
Türkiye’de ve dünyada kelam sahibi olan ünlü mühendis ve mimarların sunum yaptığı çalıştayda, Muğla’nın fay çizgileri, zelzele jeolojisi, geçmiş zelzeleler ve kentsel dönüşüm bahisleri konuşuldu.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezinde gerçekleştirilen çalıştaya, Muğla Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Osman Gürün’ün yanı sıra Muğla Valisi Esengül Civelek, CHP Muğla Milletvekilleri, İlçe Belediye Liderleri, politikler, STK’lar ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Çalıştayda konuşan Muğla Valisi Esengül Civelek, çalıştayın depreme karşı bilinçlendirme, hazırlıklı olma ve zelzelenin yıkıcı tesirlerinden korunma konusunda büyük katkıları olacağını belirtirken çalıştayı düzenlediği için Lider Osman Gürün’e teşekkür etti.
“MUĞLA’DA DİKEY DEĞİL, YATAY YAPILAŞMAYA MÜSAADE VERİYORUZ”
Çalıştayda konuşan Muğla Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Osman Gürün, Muğla’daki yapılaşmanın dikey değil yatay olarak sağlandığını bu nedenle Bodrum sarsıntısının kenti etkilemediğini söyledi. Türkiye nüfusunun yüzde 95’inin zelzele riski taşıyan bölgelerde yaşadığını bu nedenle zelzelenin bir felaket olamaması için ülkenin tüm paydaşlarıyla zelzeleye hazırlıklı olunması gerektiğini belirten Lider Gürün, “1/25 binlik planlarımız oy birliğiyle 100.000 ‘e uygun yapılmıştır. İlçelerimizle 5 bin artı binliği yapmak için aşikâr bir bölgeye ayırdık ve geleceğe disiplinli bir yerleşim yaratmak için disiplinli bir çalışma yapıyoruz. Ülkemizde meydana gelebilecek büyük sarsıntıların tesirleri can kayıplarının yanında büyük ekonomik kayıplara da sebep olacaktır. Mevcut sanayi merkezlerinin de yüzde 98’i zelzele riski taşıyan bölgelerde heyetidir. Bu nedenle zelzelelere tedbir almazsak ülkemiz birçok acıyı birebir anda yaşayabilir. Bu nedenle imar planları, kentsel dönüşüm üzere mevzularda büyük efor harcanmalı” dedi. Lider Gürün ayrıyeten imar affı nedeniyle mevzuata uygun olmayan birçok kaçak yapının meşruiyet kazandığını ve bunun olumsuz tesirlerinin ileride karşılarına çıkabileceklerini söyledi.
NACİ GÖRÜR MUĞLA’NIN SARSINTI HAREKETLERİ HAKKINDA BİLGİ VERDİ
Elazığ’da yaşanan sarsıntı felaketi öncesinde bölge için ihtarlarda bulunan Prof. Dr. Naci Görür Muğla’da düzenlenen deprem çalıştayına konuşmacı olarak katıldı. Muğla’nın Ege ana graben sisteminin tavan bloğu üzerinde yer aldığını belirten Görür, Muğla’nın kendi fay çizgilerinin hareketleri dışında Kıbrıs, Balıkesir ve İzmir üzere komşularının fay hareketlerinden de etkilendiğini söyledi Naci Görür, “Muğla’nın hem kendi zelzelesini üreten fay sınırları var hem de komşularının zelzelesini üreten fay çizgilerinden etkileniyor. Fakat tekrar de Muğla sarsıntı konusunda şanslı. Zira burada en büyük zelzele 7 büyüklüğünde olacaktır. Şayet Muğla kentsel dönüşümü önemli yaparsa sarsıntılardan yıkılmaz. Fakat ülkemizde 5 büyüklüğünde bile yıkılan yapılar ve can kayıpları olabiliyor. Bu nedenle önemli tedbirlerle Muğla sarsıntılardan etkilenmez” dedi.
“RANTSAL DÖNÜŞÜM DEĞİL KENTSEL DÖNÜŞÜM”
Ülkemizdeki Kentsel Dönüşüm anlayışının yanlış olduğunu ve kentsel dönüşümün rantsal dönüşüme çevrilmeden birçok etmeni içinde barındıran bir yaklaşımla ele alınması gerektiğini vurgulayan Görür, “bizde kentsel dönüşüm denince akla yalnızca yapıların güçlendirilmesi yani müteahhitlik projeleri akla geliyor. Kentsel dönüşüm rantsal dönüşüm değildir. Gerçek manada kentsel dönüşüm; bir kenti sarsıntı inançlı kent haline getirmek için tüm bileşenleri de sarsıntı inançlı hale gelmelidir. Bunun başında halk gelir. Halkı bilinçlendirmek gerekmektedir. Halk eğitimi verilmelidir. Halk bilinçlendirmesinin yanında kentsel dönüşüm idare, altyapı, yapı stoğu, etraf ve ekonomik bileşenleri kapsamalıdır” dedi.
Çalıştayda ayrıca Japon Mimar Yoshinori Morıwakı, Dr. Ebru Harmandar, Prof. Dr. Murat Balamir, Dr. Murat Ersen Aksoy, Mimar Cengiz Bektaş ve Doç Dr. Deniz Ülgen, sunum yaptı.