Denizli’nin Acıpayam ilçesinde 20 Mart 2019’da meydana gelen 5.5 büyüklüğündeki zelzele sonrası konutları yıkılan depremzedeler devletin konteyner bırakmak dışında bir tahlil üretmemesine yansılı.
Acıpayamlı depremzedeler, vakit zaman gözyaşları dökerek yaşadıkları hayal kırıklığını anlattı. Yetkililerin kendilerine sarsıntının çabucak akabinde mağduriyetlerinin giderileceğine dair büyük kelamlar verdiğini tabir eden depremzedeler, vakit geçtikçe unutulduklarını, kış günü konteynerlerde ömür gayreti vermeye mahkum edildiklerini söyledi.
1209 AĞIR HASARLI MESKENE 480 KONTEYNER VERİLDİ
İşte Evrensel’den Mükerrem Yollu ve Suat İnal’ın haberi…
Depremden sonra oluşturdukları yardım komitesine sözcü olarak belirledikleri İlhan Özcan ile depremzedelerin 11 ay boyunca yaşadıklarını konuştuk. Özcan, Acıpayam ilçesinin Oğuz, Kırca, Alaaddin, Yassıhöyük, Ucağı, Ovayurt, Apa, Karahöyük, ve Yeniköy mahallelerinde 1209 ağır hasarlı mesken olmasına karşın ilçeye yalnızca 480 konteyner verildiğini söyledi. Depremzedelerin devletten vakitle umudunu kestiğini, kimisinin mesken kiraladığını kimisinin de yakınlarının konutlarına taşındığını anlatan Özcan, konteynerlerde yaşamak zorunda kalan depremzedelerin ise perişan olduğuna dikkat çekti. Acıpayam’ın soğuk kışında en büyük kaygılarının ısınma sorunu olduğunu, yardımseverler eliyle elektrikli soba temin edebildiklerini lisana getiren Özcan, depremzedelere yüklü elektrik faturası geldiğini, bunun da yalnızca 100 TL’sinin AFAD tarafından karşılandığını söyledi.
“DEVLET BU MAĞDURİYETİ GİDERMELİ”
Depremzedelerin TOKİ eliyle var olan yahut yapılacak konutlardan kredilendirilerek konut satın almak istediklerini belirten Özcan, “Ancak depremzedelerin büyük çoğunluğu çeşitli münasebetlerle hak sahibi yapılmadı. Hasebiyle evsiz kaldı. Devlet bu mağduriyeti gidermeli” dedi. Lokal idarelerin de duyarsızlığından şikayet eden Özcan, “Deprem lokal idarelerin insafına yahut hassaslığına bırakılacak kadar kolay bir olay değildir. Devlet zelzele konusunda kalıcı tahliller üretmek zorunda” diye konuştu.
72 YAŞINDA EVSİZ KALDI
Depremzedelerin 72 yaşındaki Ümmü Özdemir ise sarsıntıda konutunun büsbütün yıkıldığını lakin konutun tapusunun ölen kayınbabasının üzerine kayıtlı olması nedeniyle ‘hak sahibi’ sayılmadığından TOKİ’den konut satın alamadığını ve evsiz kaldığını söyledi. “Eşim 20 yıl evvel öldü. Ben de dişimden tırnağımdan artırdığımla kayınbabamın yerine meskenimi yaptım. Konutun tapusu da kayınbabamın üzerine kayıtlıydı. 4 ay sonra da kayınbabamı kaybettim. Bütün mahalle bu meskenin bana ilişkin olduğunu biliyor. Lakin devlet beni mağdur olarak görmüyor” diyen Özdemir, yaşadıklarını anlatırken vakit zaman gözyaşlarına hakim olamadı. “Devlet bana ya kredi versin kendi meskenimi yapayım ya da TOKİ meskenlerinden uzun vadeli konut satsın başımı sokacak bir yerim olsun” diyen Özdemir, “Ben emekli aylığımın külliyen öderim” formunda konuşarak yetkililerden meselesinin çözülmesini istedi.