Türkiye’yi tesiri altına alan koronavirüs salgını nedeniyle birçok tedbirler alındı. Lakin tutuklu bulunan gazeteciler için, salgın büyük risk taşıyor. Odatv Genel Yayın Direktörü Barış Pehlivan ve Odatv Sorumlu Haber Müdürü Barış Terkoğlu'nun da ortalarında bulunduğu tutuklu gazeteciler yürürlüğe giren infaz düzenlemesindeki lehlerine olan hususlara karşın tahliye edilmedi.
Tutuklu gazeteciler Silivri Hapishanesi'nde de büyük bir tecrit altında. Tek başlarına kalan gazetecilerin koronavirüs tedbirleri nedeniyle aileleriyle görüşleri de iptal edildi.
Haberin Var Mı İnisiyatifi, Pehlivan ve Terkoğlu’nun da ortalarında bulunduğu gazetecilere mektup gönderilmesi için bir kampanya başlattı.
Bugün saat 15:05’te #GazetecilereMektupVar başlığıyla toplumsal medyada başlayacak olan kampanyanın duyurusunda şu sözler yer aldı:
“Merhaba,
Büyüyen COVID-19 riskine karşın tutuklu gazeteciler de af paketinden dışlandı. Bu telaş verici günlerde hem adalete aç, hem ailelerinden uzaklar. Görüş yasak, haksızlık ve hukuksuzluğun boyutu her şeyden daha acı. Bu günlerde tek bir satır, tek bir ses, onlar için büyük takviye.
Gazeteciler, gerçekleri yazdıkları için mahpusta. Bu defa biz onlar için yazıyoruz.
Çeşitli münasebetlerle Mart ayında tutuklanan gazeteciler için kısa iletiler yazdık, caps’ler hazırladık.
Bugün
⏰ 15.05’te #GazetecilereMektupVar etiketiyle paylaşıyoruz. Dileyen, kendi iletisiyle kampanyaya dayanak verebilir. Her sözünüz onlar için çok pahalı. Teşekkür ederiz.
Sağlıklı günler.
Haberin Var Mı İnisiyatifi”
İnisiyatif tarafından hazırlanan iletiler şöyle:
“Sevgili Aydın,
Yıllardır halkın haber alma hakkını savunmaktan vazgeçmedin. Sizleri zindana attılar lakin gerçeği perdeleyemeyecekler. Özgür günlere.
Sevgili Ferhat,
Hukuksuz mapusluğun yüreğimizi kanatıyor. Lakin umudumuzu yitirmedik. Özgürlüğüne bir an önce kavuşmanı diliyoruz.
Sevgili Barış,
Halkın haber alma hakkını daima savundun. Bilinmeyen gizli işleri ve kirli münasebetleri ortaya çıkardın. Kalemini hiçbir vakit susturamayacaklar.
Sevgili Hülya,
Tek yaptığın, bâtın olmayan bir bilginin takibini yapıp, haberleştirmekti. Lakin birileri bundan çok rahatsız oldu. Sabret, özgürlük yakındır.
Sevgili Barış,
Çıkıp yazmıştın, tekrar çıkıp yazacaksın. Dört duvar ortasında unutulduğunu sanma. Senin üzere gazeteciler olduğu sürece daima umutlu olacağız.
Sevgili Rawin,
Edirne’de mültecilerin dramını haberleştirirken tutuklanman herşeyi anlatıyor. En kısa vakitte özgürlüğüne kavuşman dileğiyle.
Sevgili Murat,
İktidarın canını sıkan yazıların nedeniyle, pek çok gazeteci üzere haksız ve mesnetsiz suçlamalarla tutuklandın. Güzel gazetecilik her vakit kazanacak.”