Radyo ve Televizyon Üst Şurası (RTÜK) TV kanallarına gönderdiği yazıda koronavirüse ait tartışma programlarına kimi mevzu alacakları konusunda Sıhhat Bakanlığı Basın ve Halkla Münasebetler Kısmı ile irtibata geçilmesi teklifinde bulundu.
“BAKANLIĞIN BU SİYASETİNE DA ZİYAN VEREBİLECEĞİ DEĞERLENDİRİLMEKTEDİR”
RTÜK TV kanallarına gönderdiği yazıda şu tabirlere yer verdi:
“Son vakitlerde Çin Halk Cumhuriyeti’nde ortaya çıkan ve milletlerarası bir salgın halini alan koronavirüsün sebep olduğu hastalık ve vefatlar başta olmak üzere sıhhatle ilgili hususlarda birçok program yahut haber bülteni yayınlanmaktadır. Sıhhat programları yahut haber bültenlerine konuk olarak katılan yahut telefonla bağlanan uzmanlardan bir kısmının sarf ettiği yorumların kamuoyunu bilinçlendirmekten fazla toplumda dehşet ve infiale sebep olduğu; halk sıhhatinin korunması ve geliştirilmesi noktasında hedefinden uzak yorumlara yer verilen bu tıp yayınlarla kamusal yayıncılığın temel prensiplerinden biri olan toplumun haber alma özgürlüğünün sağlanması emelinden uzaklaşıldığı; gerek uzmanlarca yapılan yayın kontrolleri esnasında gerekse de Sıhhat Bakanlığı yetkilileri tarafından tespit edilmiştir.
Yukarıda bahsedilen yayınların kimilerinin Bakanlığın bu siyasetine da ziyan verebileceği kıymetlendirilmektedir.
Açıklanan sebeplerle yayıncı kuruluşların beklenen mağduriyetlerinin önüne geçilebilmesi için konuk olarak görüşlerine başvurulacak uzmanların seçiminde Sıhhat Bakanlığı Basın ve Halkla İlgiler Müşavirliği yahut Üst Konseyimiz Sıhhat Masası Ünitelerinden İzleme ve Kıymetlendirme Daire Lider Yardımcısı Dr. Hülya Köksal ile her vakit bağlantıya geçebilecekleri konusunda bilgilerinizi rica ederim.”
İLHAN TAŞCI: TALİMAT YASAYA AYKIRI
CHP’li RTÜK Üyesi İlhan Taşcı, yayıncılara verilen talimatın kabahat olduğunu vurgulayarak, şu açıklamayı yaptı:
“Anayasal bir Üst Heyet olan Radyo ve Televizyon Üst Şurası, anayasa ve maddeden almadığı hiçbir yetkiyi kullanamaz. RTÜK Başkanlığınca tüm yayıncılara gönderilen yazı tam manasıyla aba altından ceza sopasını gösteren tarihe geçecek nitelikte bir talimat yazısıdır. Anayasa ve yasaya dayanmayan içeriği nedeniyle suçtur! O denli ki, bu talimat RTÜK’ün kendi özel maddesine nazaran de hatadır. 6112 Sayılı Yasa’nın 6. Unsurunun 1. Fıkrasındaki “Yayın hizmetlerinin içeriğine ve yayınlanmasına evvelce müdahale edilemez ve yayınların içeriği evvelden denetlenemez” karar bu kadar apaçık ortadayken yapılan müdahale teşebbüsü yasaya da karşıttır.
Yayıncıların programlarına kimleri konuk alacağını ve alacakları konukların kıymetlendirme içerikleri o yayın anlayışını ilgilendirip, RTÜK’ün konukların kimlerden seçileceğini; konsey içerisinde belirlenmiş bir isim üzerinden belirleme teşebbüsü sansürden de öte bir anlayışı yansıtmaktadır. Üst Şura, lakin yayın tamamlandıktan sonraki içerikle ilgili yetkili ve vazifelidir. Şimdi yapılmamış bir yayında kimlerin konuk alınacağını isim isim belirleme noktasında müdahalesi hukuka da, basın özgürlüğüne de alışılmamıştır.
Ayrıca RTÜK içerisinde görevlendirilen bireye yayıncılar telefonla da ulaşamamakta, bu kişi karşılık vermekten kaçınmakta olduğu da bize ulaşan bilgiler ortasında yer almaktadır.
RTÜK maddeden almadığı bir yetkiyle yayıncıların neyi, nasıl yayınlayacakları konusundaki müdahalesini son olarak Van sarsıntısında görmüştük. RTÜK Başkanlığı bu çeşit müdahaleleri alışkanlığa dönüştürmektedir. Bunun türel sonuçları olacağı konusunda bir sefer daha uyarıyorum.”
İşte RTÜK’ün yazısı: