Hükümete yakınlığıyla bilinen Sabah gazetesi muharriri Mehmet Barlas bugünkü köşesinde, “Çetin Altan’ın 2008’de yazdığı yazı ne kadar çok tutuklu tanıdığımı hatırlattı” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Mehmet Barlas, Ertuğrul Özkök’ün Hürriyet’teki köşesinde 5 yıl evvel hayatını kaybeden gazeteci Çetin Altan’ın, İlhan Selçuk’a gönderdiği mektubu paylaştığını, bu mektubu okurken sayısız anılarının canlandığını söz etti.
“Çetin Altan’ı da, İlhan Selçuk’u da kim bilir kaç sefer hapishanede ziyaret ettim… Bu coğrafyada yaşamak bu türlü bir şey işte” diyen Mehmet Barlas, Türkiye’de niyet hatasından ötürü tutuklanmanın bir mukadderat olarak görüldüğünü ve bunun değişmesi gerektiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da cezaevine girdiğini hatırlatan Barlas, “Kendisi de bir şiir okudu diye cezaevine gönderilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sonunda bu ıslahatı kesinlikle yapacaktır” dedi.
İşte Mehmet Barlas’ın o yazısı:
“Ertuğrul Özkök dünkü Hürriyet’te Çetin Altan’ın 23 Mart 2008 tarihli Milliyet’te çıkan yazısını yayınlamıştı. Çetin Altan o yazısında İlhan Selçuk’un yaşadıklarını şöyle anlatmıştı:
‘12 Mart 1971 darbesinden sonra Ziverbey Köşkü’nde işkence görüp tutuklanan Cumhuriyet gazetesi başyazarı 83 yaşındaki İlhan Selçuk, Ergenekon soruşturması kapsamında dün sabah saat 04.30’da evine yapılan polis baskınıyla gözaltına alındı.’
BİR YILDÖNÜMÜ
Çetin Altan tıpkı yazısında, İlhan Selçuk’un gözaltına alınmasından iki-üç gün öncesine ilişkin bir anı anlatıyordu:
‘Geçtiğimiz salı akşamı Canan Barlas ile Mehmet Barlas’ın 40’ıncı evlilik yıldönümlerini kutlama davetinde, İlhan’la tekrar karşılaşıp sarmaş dolaş olmuştuk.’
ANILAR
Bu satırları okurken sayısız anım canlandı tekrar zihnimde… Çetin Altan’ı da, İlhan Selçuk’u da kim bilir kaç defa hapishanede ziyaret ettim… Bu coğrafyada yaşamak bu türlü bir şey işte… 1979 yılındaydık. Sevgili arkadaşım merhum Yılmaz Çetiner’le kıyı yolundaki bir otelin restoranında öğlen yemeği yiyorduk. Derken Halit Narin yanında bir beyefendiyle masamıza geldi. Yanındaki kişiyi ’Yeni İstanbul Valimiz Nevzat Ayaz’ diye tanıttı. Bizi de Nevzat Ayaz’a tanıttı. Nevzat Ayaz benim adımı duyunca boynuma sarıldı, ’Ben babanızı çok severdim, onu ben tutuklamıştım’ dedi.
HEPSİ MAHPUSA GİRDİLER
Şöyle bir düşününce tutuklanmamış pek az kişi tanıdığınızın farkına varıyorsunuz. Eski iki Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Süleyman Demirel üzere şimdiki Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da tutuklanmadı mı? Erdoğan’ı Trakya’daki cezaevinde ziyaret ettiğimde ’Bu da geçer’ demiştim galiba…
AHMET ALTAN CEZAEVİNDE
Şimdi Çetin Altan ortamızda yok. Oğlu Ahmet Altan ise cezaevinde. Rahmet Mehmet Altan daha evvel tahliye edildi. Şayet Kerime Altan ve Çetin Altan bugün yaşasalardı, evliliklerinin 71’inci yıldönümünü, her vakit olduğu üzere evlatlarıyla birlikte daima birlikte kutlardık.
ARTIK YETMEZ Mİ
Sanırım coğrafyanın bize yazgı olarak sunduğu fikir hatasından dolayı tutuklulukları, cezaevlerini falan bir noktada geride bırakmamızın vakti geldi, geçiyor… Kendisi de bir şiir okudu diye cezaevine gönderilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sonunda bu ıslahatı kesinlikle yapacaktır.”