Eski ABD Lideri Donald Trump, ABD’nin Afganistan’dan çekilmesi sürecindeki sıkıntıların kaynağı olarak kendisini amaç gösteren Joe Biden idaresinin tezlerini dezenformasyon halinde niteleyerek, bu mevzudaki asıl sorumlunun Biden olduğunu savundu.
Kendi toplumsal medya sitesi TruthSocial’da yaptığı paylaşımda Trump, Afganistan’dan çekilme sürecinde yaşanan sıkıntıların, büyük ölçüde Taliban’la muahede imzalayan Trump idaresinin plansızlığından kaynaklandığını savunan Biden idaresini maksat aldı.
Trump, “Beyaz Saray’daki, ülkemizi sistematik olarak mahveden ve en büyük moron Joe Biden liderliğindeki bu moronlar yeni bir dezenformasyon oyunu oynuyorlar, Afganistan’da son derece maharetsiz biçimde teslim olmaları nedeniyle Trump’ı suçlamak” tabirlerini kullandı.
Biden idaresinin Amerikan ordusunu ortadan kaldırıp, 85 milyar dolarlık askeri teçhizatı Afgan idaresine teslim ettiğini öne süren Trump, “Askerlerimizin öldürülmesine müsaade verdiklerini ve Amerikalıları geride bıraktıklarını gördüm. Bundan Biden sorumlu, diğeri değil” değerlendirmesinde bulundu.
‘KİRBY’NİN SAVLARI UTANÇ VERİCİ VE AŞAĞILAYICI’
ABD Temsilciler Meclisi Dış Münasebetler Komitesi Lideri Michael McCaul da ABD’nin Afganistan’dan çekilme sürecini inceleyen ve dün Kongre’ye iletilen raporla ilgili bilgiler veren Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Kurulu Stratejik İrtibat Koordinatörü John Kirby’nin açıklamalarına ait yazılı açıklama yayımladı.
Kirby’nin Trump idaresini eleştiren yorumlarını ‘utanç verici’ ve ‘aşağılayıcı’ halinde niteleyen McCaul, “Çekilme kararını Lider Biden verdi ve hatta kesin tarihi de o belirledi. Planlama ve uygulamadaki büyük başarısızlıklardan o sorumludur” tabirini kullandı.
McCaul, Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ı, meclis bünyesindeki Afganistan’dan çekilme süreci soruşturması kapsamında bilgi vermek için söz vermeye çağırmak zorunda kaldığını hatırlatarak, “Raporu gözden geçirmeyi sabırsızlıkla bekliyorum ve idaresi Amerikan halkı için mümkün olduğu kadar (raporla ilgili) saklılığı kaldırmaya çağırıyorum” dedi.
‘Afganistan’dan çekilmenin neden bu kadar büyük bir felaket olduğuna dair’ cevapları alabilmesi için de McCaul, Kongre’ye, bu husustaki ilgili dokümanların tam ve eksiksiz kaydına erişim hakkı verilmesi gerektiğini savundu.
BEYAZ SARAY, TRUMP’I SUÇLAMIŞTI
McCaul, 28 Mart’ta, Temmuz 2021’de Afganistan’da vazifeli diplomatlarca Dışişleri Bakanlığına gönderilen ve Afganistan’daki durumun süratle kötüleştiğine dikkati çeken bâtın dokümanla ilgili Blinken’ı Kongre’de söz vermeye çağırmıştı.
Kirby, dün yaptığı basın toplantısında, devletin ilgili kurumlarının aylar boyunca Afganistan’dan çekilme süreçlerindeki rolleri ve kararları hakkında kapsamlı incelemeler gerçekleştirdiklerini ve bu bahisteki ilgili raporun Kongre’ye iletildiğini söz etmişti.
Afganistan’dan çekilme sürecindeki yaşanan meselelerden Trump idaresini suçlayan raporda evvelki idarenin çekilmeye ait bir planı olmadığını ve Biden’ın bu mevzuda berbat bir miras devraldığını ileri sürmüştü. Beyaz Saray, tahliyenin daha erken olabileceğini kabul etse de idarenin en düzgün halde durumu yönetim etmeye çalıştığını öne savunuyor.
Eski ABD Lideri Donald Trump, ABD’nin Afganistan’dan çekilmesi sürecindeki sıkıntıların kaynağı olarak kendisini amaç gösteren Joe Biden idaresinin tezlerini dezenformasyon halinde niteleyerek, bu mevzudaki asıl sorumlunun Biden olduğunu savundu.
Kendi toplumsal medya sitesi TruthSocial’da yaptığı paylaşımda Trump, Afganistan’dan çekilme sürecinde yaşanan sıkıntıların, büyük ölçüde Taliban’la muahede imzalayan Trump idaresinin plansızlığından kaynaklandığını savunan Biden idaresini maksat aldı.
Trump, “Beyaz Saray’daki, ülkemizi sistematik olarak mahveden ve en büyük moron Joe Biden liderliğindeki bu moronlar yeni bir dezenformasyon oyunu oynuyorlar, Afganistan’da son derece maharetsiz biçimde teslim olmaları nedeniyle Trump’ı suçlamak” tabirlerini kullandı.
Biden idaresinin Amerikan ordusunu ortadan kaldırıp, 85 milyar dolarlık askeri teçhizatı Afgan idaresine teslim ettiğini öne süren Trump, “Askerlerimizin öldürülmesine müsaade verdiklerini ve Amerikalıları geride bıraktıklarını gördüm. Bundan Biden sorumlu, diğeri değil” değerlendirmesinde bulundu.
‘KİRBY’NİN SAVLARI UTANÇ VERİCİ VE AŞAĞILAYICI’
ABD Temsilciler Meclisi Dış Münasebetler Komitesi Lideri Michael McCaul da ABD’nin Afganistan’dan çekilme sürecini inceleyen ve dün Kongre’ye iletilen raporla ilgili bilgiler veren Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Kurulu Stratejik İrtibat Koordinatörü John Kirby’nin açıklamalarına ait yazılı açıklama yayımladı.
Kirby’nin Trump idaresini eleştiren yorumlarını ‘utanç verici’ ve ‘aşağılayıcı’ halinde niteleyen McCaul, “Çekilme kararını Lider Biden verdi ve hatta kesin tarihi de o belirledi. Planlama ve uygulamadaki büyük başarısızlıklardan o sorumludur” tabirini kullandı.
McCaul, Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ı, meclis bünyesindeki Afganistan’dan çekilme süreci soruşturması kapsamında bilgi vermek için söz vermeye çağırmak zorunda kaldığını hatırlatarak, “Raporu gözden geçirmeyi sabırsızlıkla bekliyorum ve idaresi Amerikan halkı için mümkün olduğu kadar (raporla ilgili) saklılığı kaldırmaya çağırıyorum” dedi.
‘Afganistan’dan çekilmenin neden bu kadar büyük bir felaket olduğuna dair’ cevapları alabilmesi için de McCaul, Kongre’ye, bu husustaki ilgili dokümanların tam ve eksiksiz kaydına erişim hakkı verilmesi gerektiğini savundu.
BEYAZ SARAY, TRUMP’I SUÇLAMIŞTI
McCaul, 28 Mart’ta, Temmuz 2021’de Afganistan’da vazifeli diplomatlarca Dışişleri Bakanlığına gönderilen ve Afganistan’daki durumun süratle kötüleştiğine dikkati çeken bâtın dokümanla ilgili Blinken’ı Kongre’de söz vermeye çağırmıştı.
Kirby, dün yaptığı basın toplantısında, devletin ilgili kurumlarının aylar boyunca Afganistan’dan çekilme süreçlerindeki rolleri ve kararları hakkında kapsamlı incelemeler gerçekleştirdiklerini ve bu bahisteki ilgili raporun Kongre’ye iletildiğini söz etmişti.
Afganistan’dan çekilme sürecindeki yaşanan meselelerden Trump idaresini suçlayan raporda evvelki idarenin çekilmeye ait bir planı olmadığını ve Biden’ın bu mevzuda berbat bir miras devraldığını ileri sürmüştü. Beyaz Saray, tahliyenin daha erken olabileceğini kabul etse de idarenin en düzgün halde durumu yönetim etmeye çalıştığını öne savunuyor.