İstek Okulları ile ilgili 2017 yılının Ekim ayından yaşanan olayın toplumsal medyada tekrar paylaşılması sonrasında, hükümete yakın Sabah gazetesi müellifi Hilal Kaplan da mevzuyu bugünkü köşesine taşıdı. Hususla ilgili de İstek Okulları açıklama yaptı ve “23 Aralık 2019 akşam saatleri prestiji ile kurumumuz hakkında toplumsal medya üzerinden gerçek dışı suçlamalar yapıldığını hüzünle izlemekteyiz” dedi.
İddiaya nazaran, 2017 yılında 5 yaşındaki bir kız çocuğu yüzme öğretmeni S.A. tarafından cinsel istismara maruz kaldı. Bahisle ilgili türel süreç devam ediyor. Mevzuyu köşesine taşıyan Hilal Kaplan yazısında, 2017 yılına ilişkin imajların büyük kısmının yok olduğunu öne sürerek, “İstek Vakfı sürecin başından itibaren ailenin yargı karşısındaki yükünü kolaylaştırıcı bir hal takınması gerekirken, mevcut durumda kendi kurumlarının 'marka değeri'ni korumak ismine çocuk tacizcisi öğretmeni de hami bir hal içine girmiş görünüyor” tabirlerini kullandı. Kaplan yazısının son kısmında, Ensar Vakfı ve KAİMDER yurdundaki çocuk tacizlerini örnek göstererek, Ensar Vakfı ve KAİMDER’in tacizciye karşı davaya müdahil olarak “doğru tavır” sergilediğini ileri sürdü.
Buna karşı İstek Okulları da bugün bir açıklama yaptı. “12.12.2017 tarihinde okula gelen kolluk kuvvetlerine İstanbul Anadolu Cumhuriyet Savcılığının talebi üzerine geriye dönük olarak tüm kayıtlı kamera imajları teslim edilmiştir ve hiçbir kayıt silinmemiştir” denilen açıklamada, “öğretmenin iş akdi tek taraflı olarak feshedilerek okuldaki misyonuna son verilmiştir” bilgisi paylaşıldı. “Gelinen evrede kurumumuz, soruşturmanın selameti açısından gerek Savcılık makamının gerekse idari makamların her türlü talep ve kontrollerine en üst düzeyde dayanak vermiş ve vermeye devam etmektedir. Argüman olunduğu üzere açılan soruşturmanın örtbas edilmesine çalışılması yahut kanıtların karartılması muhakkak kelam konusu değildir” tabirlerinin kullanıldığı açıklamada, “Kurum olarak, hukukun üstünlüğüne hürmetimiz doğrultusunda mahkeme sürecinin en sağlıklı formda devam etmesi ve adaletin yerini bulması için tüm takviyesi vermeye devam edeceğiz” dendi.
Açıklamanın tam metni şöyle:
“23 Aralık 2019 akşam saatleri prestiji ile kurumumuz hakkında toplumsal medya üzerinden gerçek dışı suçlamalar yapıldığını kederle izlemekteyiz. İSTEK Okulları olarak en hassas kıymetlerimizi gaye alan bu karalama kampanyasına ait olarak kamuoyunu bilgilendirmek isteriz.
Şikâyetçi aile 06.12.2017 tarihinde, çocuklarının yüzme derslerine girmek istememesi ve buna bağlı birtakım şikâyetlerini bahis alan şikâyet dilekçesini, Anaokulu Müdürlüğümüze teslim etmiş ve 07.12.2017 tarihinde Lise ve Yerleşke Müdürü ile yüz yüze görüşerek, geriye dönük tüm kamera manzaralarının kendilerine teslimini kelamlı olarak talep etmişlerdir.
12.12.2017 tarihinde okula gelen kolluk kuvvetlerine İstanbul Anadolu Cumhuriyet Savcılığının talebi üzerine geriye dönük olarak tüm kayıtlı kamera imajları teslim edilmiştir ve hiçbir kayıt silinmemiştir. Birebir tarihte velinin okul müdürlüğüne vermiş olduğu dilekçesi İstek İstanbul Eğitim Hizmetleri A.Ş.Genel Müdürlüğünce sürece alınmış ve hakkında İdare Konseyi Başkanlığı tarafından inceleme soruşturma başlatılmıştır. İnceleme ve soruşturma başlatma tarihinden itibaren soruşturma sonuçlanıncaya kadar öğretmenin dersleri sokulmaması talimatı verilmiş bilahare de soruşturma tamamlanarak, öğretmenin iş akdi tek taraflı olarak feshedilerek okuldaki misyonuna son verilmiştir.
12.12.2017 tarihinde şikâyetçi aile tarafından Cumhuriyet Savcılığına, Ulusal Eğitim Bakanlığı ve BİMER aracılığı ile ilgili öbür Bakanlık ve yönetimlere de cürüm duyurusunda bulunulmuştur. BİMER aracılığı ile yapılan şikâyete istinaden gerek soruşturma için görevlendirilen maarif müfettişlerine, gerekse Aile ve Toplumsal Siyasetler Bakanlığı yetkililerine gerekli tüm bilgi ve evraklar aktarılmıştır. Ayrıca, aile tarafından Cumhuriyet Savcılığına yapılan cürüm duyurusuna istinaden kurumumuzdan talep edilen tüm kamera imajları ve bu imajların depolandığı aygıtlar, ilgili makamlara teslim edilmiştir.
Kurumumuz tarafından isimli ve idari makamların baskı altına alındığına yönelik temelsiz tezlere ait yapılan şikayetler isimli makamlarca da incelenmiştir ve bu konuyla ilgili aleyhimize yahut kurum çalışanlarına karşı rastgele bir isimli ve idari soruşturma ve kovuşturma da bulunmamaktadır.
Mevcut durumda yapılan bu paylaşımlar ile şuurlu olarak bağımsız yargının tesir altına alınmaya çalışıldığı açık biçimde ortada olup kurumumuz aleyhi benzeri temelsiz ve hakaret içeren açıklamalara yönelik her türlü hukuksal yola gidilecektir.
Gelinen basamakta kurumumuz, soruşturmanın selameti açısından gerek Savcılık makamının gerekse idari makamların her türlü talep ve kontrollerine en üst düzeyde dayanak vermiş ve vermeye devam etmektedir. Argüman olunduğu üzere açılan soruşturmanın örtbas edilmesine çalışılması yahut kanıtların karartılması muhakkak kelam konusu değildir.
Kurum olarak, hukukun üstünlüğüne hürmetimiz doğrultusunda mahkeme sürecinin en sağlıklı halde devam etmesi ve adaletin yerini bulması için tüm dayanağı vermeye devam edeceğiz.
Kamuoyuna hürmetle duyurulur.
İSTEK OKULLARI”