G9 Gazetecilik Örgütleri Platformu, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) esasen görüşeceği infaz kanunuyla ilgili bir açıklama yayınlayarak, AYM’yi, Anayasayı temel alınmaya çağırdı ve gazetecilerin tutuklu gazetecilerin hür bırakılması talep etti.
Avrupa Gazeteciler Birliği (AEJ), Basın Yayın ve İrtibat İşçileri Sendikası (Haber-Sen), Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Türkiye Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası (DİSK Basın-İş), Parlamento Muhabirleri Derneği (PMD) ve Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) imzasıyla yayınlanan açıklamada infaz yasasının “eşitsiz” bir düzenleme olduğu aktarıldı.
Gazetecilerin maddede kapsam dışı bırakıldığı tabir edilen açıklamada düzenlemenin Anayasa’nın “Kanun önünde eşitlik” başlıklı 10’uncu hususuna karşıt olduğu kaydedildi.
“MESLEKTAŞLARIMIZIN CEZAEVLERİNDEN ÇIKMALARI ENGELLENDİ”
“Bu mevzunun, teklifin yasalaşma sürecinde ve yürürlüğe girmesinin akabinde çok sayıda hukukçusu tarafından gündeme getirildiği” hatırlatılan açıklamada şu tabirlere yer verildi:
“Kanunu, gazetecilik mesleğini ilgilendiren boyutuyla değerlendirdiğimizde, niyet ve tabir özgürlüğü ile basın özgürlüğü hakkını kullanan gazeteci ve müelliflerin, adeta özel kasıt güdülerek dışarıda tutulduğu görülmektedir.
Meslektaşlarımızın mesleklerini yaparken yargılandıkları Türk Ceza Kanunu’nun örgüt üyeliği ve propagandası, Terörle Uğraş Kanunu ya da MİT Kanunu’na muhalefet üzere suçlamalar kapsam dışına çıkartılırken, ölümcül Covid-19 riski gerekçesiyle cezaevlerinden çıkmaları da engellenmiştir.
Buna rağmen hırsızlık, gasp, rüşvet, yaralama, bayana şiddet, cinsel dokunulmazlıklara karşı işlenen hatalar ve çeşitli uyuşturucu hatalarından ceza alanlar ya affedilmiş ya da süreksiz olarak cezaevinden salıverilmiştir.
“AYM'NİN 'EŞİTLİK İLKESİ'Nİ TEMEL ALMASINI BEKLİYORUZ”
Düzenlemenin af niteliğinde olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne açılan davada uygunluk kontrolü evresine gelinmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin, bu haliyle toplumsal vicdanda önemli yaralar açan düzenlemeyi; yalnızca haber yazdığı, halkın haber alma hakkı doğrultusunda vazife yaptığı için cezaevinde bulunan meslektaşlarımız açısından ‘eşitlik ilkesi’ni temel alıp, tahliyelerin yolunu açmasını beklemekteyiz.
Anayasa Mahkemesi’nin, gazete yazıları ve toplumsal medya paylaşımları münasebet gösterilerek mahallî mahkemelerce verilen tutuklamalara ait ‘ifade ve basın özgürlüğünün ihlali’ tarafındaki evvelki kararları da meslektaşlarımızın tahliyesini gerekli kılmaktadır.
Meslek örgütleri olarak, Anayasa Mahkemesi’nin kararının bu çerçevede olacağına inancımızı yitirmek istemiyoruz!
Zaten cezaevinde bulunmaması gereken; gazetecilik yapan, haber yazan niyet insanlarının, bir de eşitlik unsuru ihlal edilerek cezaevinde tutulmaya devam edilmesi, Türkiye demokrasisi ve hukuk devleti açısından yaşanan utancın katmerlenmesi manası taşıyacaktır. Anayasa Mahkemesi, yetki ve sorumlulukları çerçevesinde kozmik hukuk prensiplerine uygun bir karar alarak ülkeyi bu utançtan kurtarmalıdır.”
NE OLMUŞTU?
İnfaz düzenlemesini içeren kanun teklifi, 14 Nisan'da TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek maddeleşti. Yaklaşık 90 bin mahkuma tahliye yolunu açan düzenlemeye, siyasi tutuklular, niyet suçluları ve tutuklu gazeteciler dahil edilmedi.
Gece yarısı getirilen bir düzenlemeyle Odatv Genel Yayın Direktörü Barış Pehlivan ve Odatv Sorumlu Haber Müdürü Barış Terkoğlu’nun da ortalarında bulunduğu MİT Kanununa muhalefet suçlamasıyla tutuklu bulunan gazetecilerin tahliyeleri engellendi.
CHP, “örtülü özel af” olarak nitelendirdiği infaz kanununun form tarafından iptali ve yürürlüğünün durdurulması için Anayasa Mahkemesi'ne 22 Nisan'da müracaat yaptı.
6 Mayıs'ta infaz yasası hakkında yapılan müracaatın birinci incelemesini tamamlayan AYM temel incelemesine geçmeye karar verdi. İptal istemi daha sonra belirlenecek bir günde asıldan karara bağlanacak.