Türkiye Barolar Birliği (TBB) Lideri Metin Feyzioğlu, Yunanistan’ın göçmenlere uyguladığı şiddeti Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) götüreceklerini söyleyerek, ”İşkence gören insanların vekaletlerini almaya başladık. Direkt AİHM’ye işi götüreceğiz ve Yunanistan’ın insan hakları ihlallerini orada belgeleyerek, tek tek müracaatçılar lehine davalar açacağız” dedi.
TBB Lideri Metin Feyzioğlu, Yunanistan’a geçmek için Edirne’de Pazarkule Hudut Kapısı ve etrafında bekleyen göçmenlerin durumu ile ilgili incelemelerde bulundu. Göçmenlerle görüştükten sonra gazetecilere açıklamalarda bulunan Feyzioğlu, Yunanistan’ın göçmenlere yaptığının bir zulüm olduğunu belirterek, şöyle dedi:
“Öncelikle Edirne Baromuza teşekkürle başlayayım sözümüze. Baromuz birinci günden beri olayın içindedir ve devletimizle çok yakın iş birliği içerisinde Yunan tarafının ağır insan hakları ihlalini belgelemekte ve gereğini yapıp evrakları hazırlamaktadır. Bizim de Türkiye Barolar Birliği olarak Mülteci Hakları Çalışma Kümemiz buradaydı, Edirne Barosu ile birlikte alanda çalışmalarını yaptılar. Fotoğraflarımız tamam, delillendirmelerimiz tamam. Vatansız ve devletsiz kalan bu insanların uygun ki Türkiye’si var. Türkiye sivil toplumu seferber oldu, Türkiye devleti seferber durumda ve bu insanların haklarını korumak için Edirne Baromuz ve Türkiye Barolar Birliği seferber halde. Elimizdeki delillendirdiğimiz olayların içerisinde kaynar suyla yüzü haşlanmış beşerler var. Öteki bir olay, şakağından gaz fişeği ile vurulmuş ve ameliyat olduktan sonra yaşama tutunmaya çalışan bir kişi var. İç çamaşırlarına kadar soyulmuş bir aile, bu tarafa itildikten sonra ne bulurlarsa üzerlerine onları geçirmişler. Bütün bunlar Yunanistan tarafından yapılıyor, Avrupa’nın gözleri önünde oluyor ve Avrupa Birliği’nin müsamahasıyla yapılıyor. Bana hiç kimse şu gördüklerimizi gördükten sonra Yunanistan hukuk devletidir, Avrupa Birliği hukukun koruyucusudur kıssasını anlatmasın. Buna artık kimse inanmaz, coplanan, gazlanan, sürülen, haşlanan beşerler bunlar.”
“DELİLLENDİRMEMİZİ YAPTIK”
Türkiye Barolar Birliği’nin bundan sonra evvel Yunanistan sonra ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gideceğini söz eden Feyzioğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz ne yapacağız? Biz Edirne baromuzla birlikte delillendirmelerimizi yapıyoruz. Türkiye Barolar Birliği’nin İsimli Yardım Fonu’nu devreye soktuk. Bu fon vasıtasıyla talep sahibi olacak, eziyet görmüş, dayak yemiş, azap görmüş insanların vekaletlerini almaya başladık. Edirne baromuzun uzman takımı vekaletleri almaya başladı. O uzman takımın gerisine Türkiye Barolar Birliği’nin dünya çapında uzman olan mülteci hakları çalışma kümesini da koyduk. Bundan sonra birinci adımda Yunanistan makamlarına gerekli hata duyuruları yapılacak. Neden diyeceksiniz? Bir şey beklenildiğinden değil. Tüm dünya, Yunanistan’ın bir hukuk devleti olmadığını görsün, Sivil, silahsız, günahsız, vatansız kalmış insanları haşlayan, eziyet eden, öldürmeye teşebbüs eden memurları hakkında kılını kıpırdatıyor mu, bir görsün. Bir de tabi yapacağımız iş; direkt Yunan isimli mercilerine ulaşma pürüzü de bize çıkarılacağı için, direkt doğruya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne işi götüreceğiz ve Yunanistan’ın insan hakları ihlallerini orada belgeleyerek, tek tek müracaatçılar lehine davalar açacağız. Şayet AİHM, insan haklarını koruyan bir üst mahkemeyse aslında bu kanıtlarla kaçabileceği, yahut topu taca atabileceği bir ihtimal yok. Yani biz işi hükümetlerin siyasetinden çıkartıp, mahkemelerin objektifliğine emanet etmek istiyoruz. Yunanistan’la ilgili umudum zayıftır ancak AİHM’de başaracağımızı düşünüyorum.”
“AB’NİN YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜ YERİNE GETİRMESİ LAZIM”
Feyzioğlu, birilerinin Türkiye’yi suçlama yarışına girdiğini belirterek, “Geri kabul muahedesi yapıldığında Türkiye’de resmi 2 milyon sistemsiz göçmen vardı. 2 milyonken AB tarafından taahhüt edilen dayanağın daha yarısı bile gelmedi Türkiye’ye. Artık hangi yüzle bize geri kabul mutabakatından, Dublin Mutabakatı’ndan vesaireden kelam ediyorlar. Sen 10 bin, 20 bin mülteciyi içeriye almayın diye AB’den acil 700 bin avro’luk fon getirtiyorsun, biz 2 milyon sistemsiz sığınmacı Türkiye’ye gelmişken yapılan muahedenin kaideleri yerine getirilmedi, 5,5 milyona dayandı, 2 milyon da aşağıda Esad’ın ordusunun sürdüğü insan var diyoruz. Hem orada Esad’a dur demeyeceksin, Türkiye’nin hududuna potansiyel 1,5 – 2 milyonun dayanmasına sesini çıkarmayacaksın, hem Türkiye’ye borcunu yerine getirmeyeceksin. Bakın lütuf falan değil. AB bize lütuf yapmıyor, biz kimsenin lütfuna gereksinim duyan bir millet değiliz. AB’nin yükümlülüğünü yerine getirmesi lazım. Türkiye’nin de, AB bu yükümlülüğü yerine getirmediği sürece bu yükü kaldırma imkanı ve lüksü de kalmamıştır. Aşağıdan da potansiyel bir sığınmacı dayatması karşısında artık bizim bu yükü taşıyacak imkanımız yoktur, buyurun siz bakın diyoruz. Buna AB’nin tahlil bulması kesinlikle surette lazım” dedi.
“AB’Yİ ARDINA ALMIŞ ŞIMARIK ÇOCUK”
Bir basın mensubunun, “Yunanistan’ın terör örgütü üyelerinin sığınma taleplerini seve seve kabul ederken, göçmenlere sonunu kapayıp şiddet uyguluyor. Ne diyorsunuz?” sorusu üzerine Feyzioğlu, “Yunanistan tırnak içinde ‘hukuk’ devletidir. Ardına AB’yi almış Avrupa’nın şımarık çocuğudur. 80 bine yakın FETÖ kaçağını barındırmaktadır. Lakin 3-5 bin göçmen oraya sığınmak isteğinde, ki orada kalmayacaktır aslında bu göçmenler, kapılarında en olmadık eziyetleri yapmaktadır. Bahsettiğiniz konu, Yunanistan’ın ne büyük bir çelişki ve samimiyetsizlik içerisinde olduğunun da bir defa daha ispatıdır” dedi.