Koronavirüs salgını nedeniyle sokağa çıkma yasakları uygulanırken Muğla Fethiye’de jeotermal kaynak arama gayesiyle 2 bin 182 hektarlık alanda sondaj kuyusu açılması için ihale yapıldı.
Enerji ve Alışılmış Kaynaklar Bakanlığınca Muğla ili Fethiye ilçesi Kayaköy Mahallesi ve Ölüdeniz Mahallesi hudutlarında bulunan 2182 hektarlık alan sondaj tekniği ile jeotermal kaynaklar arama faaliyeti ismi altında ihale edildi. ÇED üretim süreci ise 30 Mart 2020 tarihinde başlatıldı.
Konuyu TBMM Gündemine taşıyan CHP Milletvekili Süleyman Girgin, “Belirlenen alan içerisinde her biri en az 10.000 metrekare sahayı kapsayan 6 adet sondaj kuyu noktası belirlenmiştir. Bunlardan 2 tanesi Ölüdeniz Lagünü, 1 tanesi Kayaköy Mahallesi Soğuksu Plajı Mevkii, 1 tanesi Delikliburun Gemiler Plajı Mevkii, 2 tanesi de Darboğaz Plajı kuzeyindeki Oyukbaşı Mevkii’nde bulunmakta ve bu yerler kesin korunacak hassas alan ve doğal Sit alanı içinde bulunmaktadır. Bu alanda jeotermal güç tesisi kurulması, telafisi mümkün olmayan tesirler yaratacaktır” dedi.
SONDAJ MEMLEKETLER ARASI KONTRATLARA AYKIRI
Proje alanı olarak belirlenen Kayaköy ve Ölüdeniz Mahallesinin Özel Etraf Müdafaa Bölgesi olarak tescil edildiğine de dikkat çeken Girgin, “Bu tip ömür alanlarının korunması konusunda taraf olduğumuz kontratlar Türkiye Cumhuriyeti Devletini sorumlu tutmuştur. Hasebiyle korunan alanlarda arama faaliyetli sondaj yapılması, jeotermal turistik tesislerin kurulması, kuyulara ve tesislere ulaşım sağlayıcı araç yolları açılması, iletim sınırlarının ve şebekelerin inşa edilmesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin imzaladığı memleketler arası mukavelelere de aykırıdır” dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle verilen önergede şu sorular yöneltildi:
Nasıl oluyor da bu bölgede Jeotermal kaynaklar araması ismi altında ihale metodu ile sondaj müsaadesi veriliyor?
Sondaj müsaadesi ülkeye düşmanlık değil de nedir?
Siz konutta kalın derken, antik kentlerin bulunduğu bölgelere ziyan veren projelere müsaade vermek nasıl bir mantıktır?