CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, son günlerde Adana’nın kimi dizi sinemalarda şiddet, uyuşturucu ve mafya kenti üzere tanıtıldığını belirterek, bu duruma yayınladığı imajlı açıklama ile reaksiyon gösterdi.
ADANA, MAFYA DEĞİL, BARIŞ VE MÜSAMAHA KENTİ
Dizi sinemalarda Adana’yı berbat tanıtan sahneler bulunduğuna dikkat çeken Ayhan Barut, “İklimi kadar sıcak ve naif insanlarıyla, engin bir müsamaha kültürünün hayat bulduğu Adana'yı şiddetle anmak ve karanlığın kenti olarak göstermek en hafif tabiriyle işgüzarlıktır. Milyonlarca insanın televizyonlarda izlediği dizilerde şiddet, taciz ve mafyatik özendirmeler değil sevgi, müsamaha ve barışın lisanı hükümran olmalıdır” dedi.
KENTİN İMAJINA ZİYAN VERİLİYOR
Televizyon ve internet ortamında yayınlanan dizi ve sinemalarda, Adana'nın mafya, şiddet ve uyuşturucu üzere bahislerle gündeme getirilmesinden duyduğu rahatsızlığı lisana getiren Barut, “Adana tarihin her devrinde bolluğun, rahmetin, barışın, müsamahanın ve kardeşliğin kenti olmuş, bu kadim topraklarda ebediyen yaşayacak sevginin lisanı hakim olmuştur. Bu gerçekliği bilmeyen ve görmeyenler, 'sanat' ismine bir ortada kardeşçe yaşama kültürümüze, kentimizin imajına ziyan veriyor. Kentimiz ve insanlarımız aleyhine bu yanlış algı hareketleri son bulmalıdır” sözlerini kullandı.
SORUMLULUĞA DAVET
Adana’nın tarihin her periyodunda duruş sahibi bir kent olduğuna dikkat çeken Ayhan Barut, kentin imajını müdafaa konusunda herkese sorumlu davranma davetinde bulunarak şunları söyledi:
“Bu kadim topraklarda her vakit haksızlığa isyan, güçlüye karşı haklının yanında yer alma ve geleceğe umut aşılayan bir duruş var olmuştur, olacaktır. Yaşar Kemal'inden Yılmaz Güney'ine, Orhan Kemal'inden İlhan Selçuk'una, Abidin Dino'sundan Suna Kan'ına dek Adana'nın sayısız pahası bunun en değerli göstergeleri ortasında yer alır.
Şiddetle bezeli karanlığa inat Adana, bağrında taşıdığı sevgi iklimini sonsuza dek yaşatacaktır. Milyonlarca insanın izlediği dizi ve sinemalarda bu gerçekliklerin göz gerisi edilmesine, kentimizin ve insanlarımızın şuurlu olarak yanlış tanıtılmasına reaksiyon gösteriyoruz. Çoluk çocuk, yaşlı genç milyonlarca insanın izlediği dizi ve sinemalarda şiddet ve bağlı berbatlıklar değil sevginin, müsamahanın ve barışın lisanı hâkim olmalıdır. Herkesi bu hususta sorumluluk hissiyle adım atmaya ve harekete geçmeye çağırıyoruz.”