İYİ Parti Sözcüsü ve Medya Münasebetleri Lideri Prof. Dr. Kürşad Kuvvetli, Başkanlık Divanı toplantısı akabinde Tüm Emekliler Derneği Genel Merkezi’ni ziyaret etti.
Ziyaret sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Kuvvetli, “Hatırlarsanız siyasi iktidar ‘Verin yetkiyi, görün etkiyi’ demişti. Bunu çok net bir biçimde görmeye başladık. Vatandaşın cebine yönelik bir tesir gücünü görmekteyiz. Ülkemizde artırımlar haftalık, aylık değil günden güne; iğneden ipliğe her dala gelmekte. Son düzenlemelerin akabinde akaryakıtta artırımlar küsuratlı değil, en az 1 liranın üzerindeki sayılarla yapılıyor. Bu artık tüm dallara yayılan, taşınması sıkıntı bir sorun haline geliyor” dedi.
“VARSA YOKSA RANT”
Kredili mevduatlarına ve kredi kartı faiz oranlarına da yüksek bir artırım yapıldığını hatırlatan Kuvvetli, “Tabi vatandaşı düşünen yok. Vatandaş böylesine küçük bir meblağ ile nasıl yaşıyor, kimsenin düşündüğü yok. Zira hükümetin; çalışanın, emeklinin, işçinin hakkıyla ilgili bir telaşı yok. Varsa yoksa rant. Varsa yoksa mevcut günü kurtarma psikolojisi ile ilerliyorlar” formunda konuştu.
“KABUS SENARYOSUNUN TAHTINA OTURDU”
Merkez Bankası’nın yıl sonu enflasyon kestirimini yüzde 22,3’ten yüzde 58’e yükselttiğini hatırlatan Güçlü, “Yaklaşık 3 katı sapma. Bu bize nazaran sapma değil, beceriksizlik. Öngördükleri enflasyon sayısını dikkate alarak, emeklimize işçimize bu kapsamda artırım yapma kararlılığı içinde oldular. Fakat ortaya ne çıktı, gerçek enflasyon bu değilmiş. Siz artık bunu gereği dönük nasıl telafi edeceksiniz? Bunun yanıtı da yok. Artık hükümet bir umut değil, kabus senaryosunun tahtına oturmuş durumda.” sözlerini kullandı.
Emeklilerin meselelerini 3 başlıkta toplayan Kuvvetli, bunları “Ücret alt hududu ve kök aylığında gerçeklikten büsbütün kopuşla birlikte derinleşen yoksulluk”, “Alınan yanlış kararlarla ülkenin bir taban fiyatlı ülkesine dönüşmesi ve buna bağlı olarak aylık bağlama oranlarıyla derinleşen yoksulluk.”, “Hayat pahalılığı ile derinleşen yoksulluk.” formunda sıraladı.
“MİLYONLAR AÇLIK HUDUDUNUN ALTINDA YAŞIYOR”
14 Mayıs günü 1 doların 19,58 TL iken bugün 26,94 TL olduğuna, akaryakıtın litre fiyatının 19,76 TL’den 36,53 TL’ye yükseldiğine lakin emekli maaşının 7.500 TL’de kaldığına dikkat çeken Güçlü, “Milyonlar tekrar yoksulluk ve açlık hududunun altında yaşamaya devam ediyor. Bunun bir ispatı daha: 2003 yılında taban fiyat 226 TL iken emekli taban aylığı 332 TL idi. O tarihte emekli taban aylığı taban fiyatın yüzde 47’sine tekabül ediyormuş. Bugün bu sayı 11.500 TL minimum fiyat üzerinden yüzde 35’in altına düşmüş. Taban ücretliler de olduğu üzere emeklilerimizin de içinde bulunduğu durum daha da kötüleşiyor.” değerlendirmesini yaptı.
En düşük emekli maaşının minimum fiyat altında kalmaması gerektiğini vurgulayan Şiddetli, kök aylıklarının tekrar düzenlenmesi ve kademeler ortasındaki emekli maaşlarına da seyyanen artırım verilmesi noktasında da davette bulundu.
“MİLLETTEN BİLGİ KAÇIRIYORLAR”
Özellikle devlet bankaları tarafından verilen kredilerin kimlere hangi oranda verildiğine yönelik bir soru yönettiklerini ve Bankacılık Kanunu’nun “sırları saklama” başlıklı hususu kapsamında bunun karşılığını alamadıklarına işaret eden Kuvvetli, “Biliyoruz ki, kredi muslukları vatandaşlara, işletmelere kapatılmışken; bir kısım azınlık ayrıcalıklı haklarla kredi almaya devam ediyor. Palavraysa, hükümet palavra desin lakin diyemezler. Yaptıkları kanunun bir tabirinin ardına saklanıp, milletten bilgi kaçırmak” dedi.
İstanbul Esenyurt’ta bir monopol bayiinde yaşananlara değinen Kuvvetli, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdiğini söyledi.
Zorlu, şu soruları yöneltti: “Ülkemiz genelinde sığınmacı probleminin da temelinin atıldığı 2011 yılından başlamak sureti ile ve yıllar itibariyle kaç silahlı akın gerçekleşmiştir? Bunların kaçı vefatla sonuçlanmıştır? Son bir yılda ateşli silahlarla olsun olmasın İstanbul’da kaç akın olayı gerçekleşmiştir? Kaçı mevtle sonuçlanmıştır? Bunların ilçelere nazaran dağılımı nedir? Ruhsatsız silahlarla uğraşa yönelik bir çalışma yapılmakta mıdır?”
PARTİMİZİN KURUMSAL KİMLİĞİNİ TEMSİL ETMİYOR
Zorlu basın toplantısı akabinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Mahallî seçimlerde CHP ile birlikteliğe karşı olduğunu ve Eskişehir özelinde AK Parti ve MHP’nin desteklenebileceğini söyleyen GÜZEL Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu’nun açıklamaları sorulan Şiddetli, şunları söyledi:
Ortaya konulan bu görüş, vekilimizin kendisine aittir. Bu görüş partimizin kurumsal kimliğini temsil etmemektedir. Bizim iki temel özelliğimiz var. Böylesine stratejik ve seçim sürecini etkileyebilecek bir hususta, yetkili heyetlerimiz görüşlerini alarak kararlarımızı şekillendiririz. Bu şekillendikten sonra da kurumsal görüşümüzün açıklandığı merciler aşikardır.
Dolayısıyla bu görüş bizi temsil etmiyor. Lakin şunu da söz etmek isterim. YETERLİ Parti’nin lokal seçimlerdeki duruşu çok merak ediliyor. Zira bugün ülkemizin yaşadığı bu kıskaç siyasetinde, Türkiye’yi merkezine alarak büyüyebilecek yegane parti YETERLİ Parti. Bunun farkındayız. Bunun gerçekliğini de vatandaşlara anlatma sorumluluğumuz var. Seçim iş birliği taktiksel bir problemdir. Bugünden bir şey söylemek mümkün değil. Lakin hiç kimse ÂLÂ Parti’ye bu mevzuda bir baskı yapmaya kalkmasın. Bu türlü bir şeye asla müsaade vermeyeceğiz. Bu seçimlerin parlayan yıldızı olacağız.
Zorlu, “İktidarı hedefleyen bir parti için temel olan nedir? Elbette kendi takımlarıyla, prensipleriyle, kıymetleriyle milletin karşısına geçmek ve oy talep etmektir. Bence bu mevzuda yanlışlık yapılıyor. ÂLÂ Parti’nin bu hususta doğal bir hakkı olmasına karşın, kimi vakit yorumlarda ve değerlendirmelerde ÂLÂ Parti’yi kıskaç siyaseti içinde tutmaya çalışan bir anlayışı görüyoruz. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bu kıskacı yaracağız ve UYGUN Parti’yi yaklaşan mahallî seçimlerde sonra da genel seçimlerde milletimizin yüzünü döndüğü yegane parti haline getireceğiz” biçiminde konuştu.
DAYATMAYI DEĞİŞTİRMEK İSTİYORUZ
İYİ Parti’nin Cumhur İttifakı ile yakınlaştığına yönelik tezler sorulan Güçlü, “Türkiye’yi o denli bir kutuplaştırma iklimine getiriler ki, bir parti yeterli bir kararı yanlışsız bulduğunu söz ettiğinde, bunun ismi bir öbür partiyi desteklemek olabiliyor. Yanlış olan bir olayı eleştirdiğinizde de size olmadık hakaretler edilebiliyor. ÂLÂ Parti’nin ayırt edici yanı bu. Biz bu dayatmayı, milletimizi nefes almaz hale getiren bu siyaseti değiştirmek istiyoruz. Şayet liyakat ekseninde bir atama gerçekleşmişse, biz onu yanlışsız olduğunu söyleriz. Lakin bu kâfi değil. Hukuk devleti olmak zorundasınız, adaleti yine tesis etmek zorundasınız. Doğayı, çevreyi rant uğruna katleden bir anlayıştan sıyrılmak zorundasınız, mahkeme kararlarını uygulayan bir iktidar olmak zorundasınız, üzere tenkitlerimiz devam ediyor.
ÖZDAĞ’A “BOŞ OY” YANITI
Zafer Partisi Genel Lideri Ümit Özdağ’ın, UYGUN Parti’nin birinci tıpta Sinan Oğan’a, ikinci cinste ise boş oy kullandığına yönelik kelamları de hatırlatılan Şiddetli, “Biz bütün gücümüzle Sayın Kılıçdaroğlu’nun seçimlerde galip gelmesi için efor sarf ettik. Lakin efor deyince şunun da altını çizmek istiyorum; GÜZEL Parti seçimden evvel seçimin kazanılması için hangi çabayı gösterdi? Nasıl bir kararlılık gösterdi? Hangi ikazları yaptı? Sayın Meral Akşener, nasıl bir çaba verdi? Kimse bunların sorgulamasını yapmak istemiyor lakin milletimiz bunu çok yeterli biliyor.
İYİ Parti Sözcüsü ve Medya Münasebetleri Lideri Prof. Dr. Kürşad Kuvvetli, Başkanlık Divanı toplantısı akabinde Tüm Emekliler Derneği Genel Merkezi’ni ziyaret etti.
Ziyaret sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Kuvvetli, “Hatırlarsanız siyasi iktidar ‘Verin yetkiyi, görün etkiyi’ demişti. Bunu çok net bir biçimde görmeye başladık. Vatandaşın cebine yönelik bir tesir gücünü görmekteyiz. Ülkemizde artırımlar haftalık, aylık değil günden güne; iğneden ipliğe her dala gelmekte. Son düzenlemelerin akabinde akaryakıtta artırımlar küsuratlı değil, en az 1 liranın üzerindeki sayılarla yapılıyor. Bu artık tüm dallara yayılan, taşınması sıkıntı bir sorun haline geliyor” dedi.
“VARSA YOKSA RANT”
Kredili mevduatlarına ve kredi kartı faiz oranlarına da yüksek bir artırım yapıldığını hatırlatan Kuvvetli, “Tabi vatandaşı düşünen yok. Vatandaş böylesine küçük bir meblağ ile nasıl yaşıyor, kimsenin düşündüğü yok. Zira hükümetin; çalışanın, emeklinin, işçinin hakkıyla ilgili bir telaşı yok. Varsa yoksa rant. Varsa yoksa mevcut günü kurtarma psikolojisi ile ilerliyorlar” formunda konuştu.
“KABUS SENARYOSUNUN TAHTINA OTURDU”
Merkez Bankası’nın yıl sonu enflasyon kestirimini yüzde 22,3’ten yüzde 58’e yükselttiğini hatırlatan Güçlü, “Yaklaşık 3 katı sapma. Bu bize nazaran sapma değil, beceriksizlik. Öngördükleri enflasyon sayısını dikkate alarak, emeklimize işçimize bu kapsamda artırım yapma kararlılığı içinde oldular. Fakat ortaya ne çıktı, gerçek enflasyon bu değilmiş. Siz artık bunu gereği dönük nasıl telafi edeceksiniz? Bunun yanıtı da yok. Artık hükümet bir umut değil, kabus senaryosunun tahtına oturmuş durumda.” sözlerini kullandı.
Emeklilerin meselelerini 3 başlıkta toplayan Kuvvetli, bunları “Ücret alt hududu ve kök aylığında gerçeklikten büsbütün kopuşla birlikte derinleşen yoksulluk”, “Alınan yanlış kararlarla ülkenin bir taban fiyatlı ülkesine dönüşmesi ve buna bağlı olarak aylık bağlama oranlarıyla derinleşen yoksulluk.”, “Hayat pahalılığı ile derinleşen yoksulluk.” formunda sıraladı.
“MİLYONLAR AÇLIK HUDUDUNUN ALTINDA YAŞIYOR”
14 Mayıs günü 1 doların 19,58 TL iken bugün 26,94 TL olduğuna, akaryakıtın litre fiyatının 19,76 TL’den 36,53 TL’ye yükseldiğine lakin emekli maaşının 7.500 TL’de kaldığına dikkat çeken Güçlü, “Milyonlar tekrar yoksulluk ve açlık hududunun altında yaşamaya devam ediyor. Bunun bir ispatı daha: 2003 yılında taban fiyat 226 TL iken emekli taban aylığı 332 TL idi. O tarihte emekli taban aylığı taban fiyatın yüzde 47’sine tekabül ediyormuş. Bugün bu sayı 11.500 TL minimum fiyat üzerinden yüzde 35’in altına düşmüş. Taban ücretliler de olduğu üzere emeklilerimizin de içinde bulunduğu durum daha da kötüleşiyor.” değerlendirmesini yaptı.
En düşük emekli maaşının minimum fiyat altında kalmaması gerektiğini vurgulayan Şiddetli, kök aylıklarının tekrar düzenlenmesi ve kademeler ortasındaki emekli maaşlarına da seyyanen artırım verilmesi noktasında da davette bulundu.
“MİLLETTEN BİLGİ KAÇIRIYORLAR”
Özellikle devlet bankaları tarafından verilen kredilerin kimlere hangi oranda verildiğine yönelik bir soru yönettiklerini ve Bankacılık Kanunu’nun “sırları saklama” başlıklı hususu kapsamında bunun karşılığını alamadıklarına işaret eden Kuvvetli, “Biliyoruz ki, kredi muslukları vatandaşlara, işletmelere kapatılmışken; bir kısım azınlık ayrıcalıklı haklarla kredi almaya devam ediyor. Palavraysa, hükümet palavra desin lakin diyemezler. Yaptıkları kanunun bir tabirinin ardına saklanıp, milletten bilgi kaçırmak” dedi.
İstanbul Esenyurt’ta bir monopol bayiinde yaşananlara değinen Kuvvetli, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdiğini söyledi.
Zorlu, şu soruları yöneltti: “Ülkemiz genelinde sığınmacı probleminin da temelinin atıldığı 2011 yılından başlamak sureti ile ve yıllar itibariyle kaç silahlı akın gerçekleşmiştir? Bunların kaçı vefatla sonuçlanmıştır? Son bir yılda ateşli silahlarla olsun olmasın İstanbul’da kaç akın olayı gerçekleşmiştir? Kaçı mevtle sonuçlanmıştır? Bunların ilçelere nazaran dağılımı nedir? Ruhsatsız silahlarla uğraşa yönelik bir çalışma yapılmakta mıdır?”
PARTİMİZİN KURUMSAL KİMLİĞİNİ TEMSİL ETMİYOR
Zorlu basın toplantısı akabinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Mahallî seçimlerde CHP ile birlikteliğe karşı olduğunu ve Eskişehir özelinde AK Parti ve MHP’nin desteklenebileceğini söyleyen GÜZEL Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu’nun açıklamaları sorulan Şiddetli, şunları söyledi:
Ortaya konulan bu görüş, vekilimizin kendisine aittir. Bu görüş partimizin kurumsal kimliğini temsil etmemektedir. Bizim iki temel özelliğimiz var. Böylesine stratejik ve seçim sürecini etkileyebilecek bir hususta, yetkili heyetlerimiz görüşlerini alarak kararlarımızı şekillendiririz. Bu şekillendikten sonra da kurumsal görüşümüzün açıklandığı merciler aşikardır.
Dolayısıyla bu görüş bizi temsil etmiyor. Lakin şunu da söz etmek isterim. YETERLİ Parti’nin lokal seçimlerdeki duruşu çok merak ediliyor. Zira bugün ülkemizin yaşadığı bu kıskaç siyasetinde, Türkiye’yi merkezine alarak büyüyebilecek yegane parti YETERLİ Parti. Bunun farkındayız. Bunun gerçekliğini de vatandaşlara anlatma sorumluluğumuz var. Seçim iş birliği taktiksel bir problemdir. Bugünden bir şey söylemek mümkün değil. Lakin hiç kimse ÂLÂ Parti’ye bu mevzuda bir baskı yapmaya kalkmasın. Bu türlü bir şeye asla müsaade vermeyeceğiz. Bu seçimlerin parlayan yıldızı olacağız.
Zorlu, “İktidarı hedefleyen bir parti için temel olan nedir? Elbette kendi takımlarıyla, prensipleriyle, kıymetleriyle milletin karşısına geçmek ve oy talep etmektir. Bence bu mevzuda yanlışlık yapılıyor. ÂLÂ Parti’nin bu hususta doğal bir hakkı olmasına karşın, kimi vakit yorumlarda ve değerlendirmelerde ÂLÂ Parti’yi kıskaç siyaseti içinde tutmaya çalışan bir anlayışı görüyoruz. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bu kıskacı yaracağız ve UYGUN Parti’yi yaklaşan mahallî seçimlerde sonra da genel seçimlerde milletimizin yüzünü döndüğü yegane parti haline getireceğiz” biçiminde konuştu.
DAYATMAYI DEĞİŞTİRMEK İSTİYORUZ
İYİ Parti’nin Cumhur İttifakı ile yakınlaştığına yönelik tezler sorulan Güçlü, “Türkiye’yi o denli bir kutuplaştırma iklimine getiriler ki, bir parti yeterli bir kararı yanlışsız bulduğunu söz ettiğinde, bunun ismi bir öbür partiyi desteklemek olabiliyor. Yanlış olan bir olayı eleştirdiğinizde de size olmadık hakaretler edilebiliyor. ÂLÂ Parti’nin ayırt edici yanı bu. Biz bu dayatmayı, milletimizi nefes almaz hale getiren bu siyaseti değiştirmek istiyoruz. Şayet liyakat ekseninde bir atama gerçekleşmişse, biz onu yanlışsız olduğunu söyleriz. Lakin bu kâfi değil. Hukuk devleti olmak zorundasınız, adaleti yine tesis etmek zorundasınız. Doğayı, çevreyi rant uğruna katleden bir anlayıştan sıyrılmak zorundasınız, mahkeme kararlarını uygulayan bir iktidar olmak zorundasınız, üzere tenkitlerimiz devam ediyor.
ÖZDAĞ’A “BOŞ OY” YANITI
Zafer Partisi Genel Lideri Ümit Özdağ’ın, UYGUN Parti’nin birinci tıpta Sinan Oğan’a, ikinci cinste ise boş oy kullandığına yönelik kelamları de hatırlatılan Şiddetli, “Biz bütün gücümüzle Sayın Kılıçdaroğlu’nun seçimlerde galip gelmesi için efor sarf ettik. Lakin efor deyince şunun da altını çizmek istiyorum; GÜZEL Parti seçimden evvel seçimin kazanılması için hangi çabayı gösterdi? Nasıl bir kararlılık gösterdi? Hangi ikazları yaptı? Sayın Meral Akşener, nasıl bir çaba verdi? Kimse bunların sorgulamasını yapmak istemiyor lakin milletimiz bunu çok yeterli biliyor.
