Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kanal İstanbul’un üretimine en kısa vakitte başlama davetini pahalandıran Rus uzmanlar, yeni kanalın Karadeniz ve Marmara Denizi ortasındaki trafiği artırma fırsatını sunacağını belirtti.
Rusya Yüksek İktisat Okulu Etraf İktisadı ve Etraf Siyaseti Enstitüsü Lideri Aleksandr Bagin, yeni kanal için önemli hazırlıklar yapıldığından emin olduğunu belirterek bu bahisle ilgili Sputnik’e şu yorumda bulundu:
“Bu tıp altyapı projeleri için dünyanın her bir yerinde stratejik çevresel kıymetlendirme yapılır. Yani şimdi yatırım münasebetlerinin hazırlandığı basamakta etraf, iklim ve biyoçeşitliliğe tesirler ile ilgili tüm meselelerin yansıtıldığı kıymetlendirme yapılır. Ayrıyeten bu türlü projeler uygulanırken ekonomik ve toplumsal sonuçlar kıymetlendirilir. Tıpkı formda bu prosedür karar verme sürecine dahil edilir ve somut tahliller tam da bunun temelinde geliştirilir. Bu yüzden projenin çevresel sonuçlar açısından istikrarlı olacağını düşünüyorum.”
Ekonomik uygulanabilirlik açısından projenin makul olduğunun altını çizen Rus uzman, “İstanbul Boğazı ve misal Süveyş Kanalı sahiden de muazzam formda çok yoğunluk yaşanıyor” dedi.
Çevresel açıdan Karadeniz’in, yüksek oranda hidrojen sülfür içermesiyle ilgili makul bir özelliğe sahip olduğunu belirten Bagin, “Kanalın üretimi teoride bölgenin çevresel istikrarını bozabilir ve Marmara Denizi’nde hidrojen sülfür oranının artmasına yol açabilir. Bu yüzden Marmara Denizi yosun tutabilir. Bu da İstanbul sakinleri için beğenilen olmayan kokuya ve ekosistem için de birtakım deniz hayvan tiplerinin yok olmasına yol açabilir. Fakat bu tıp sonuçların mümkünlüğünü belirlemek, projeye katılan Türk uzmanların görevi” sözlerini kullandı.
Türk Rus’un aktardığı habere nazaran Rusya Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Yakındoğu ve Ortadoğu Merkezi Lideri Vladimir Fitin, Kanal İstanbul projesinin hayata geçirilmesinin zorluklarını ve yararlarını gördüğünü belirterek bu hususta şu yorumda bulundu:
“Böylesine dev bir projenin maliyeti 10 milyar dolar, yani çok kıymetli, Türkiye’deki durum ise bulutsuz değil. Teknik çalışmalar şimdi tamamlanmadı, ancak kanal mevcut formuyla İstanbul Boğazı’ndan daha sığ ve dar. Proje ayrıyeten toplum önderlerinin görüşü açısından da tartışılır bir proje. Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu projeye karşı çıkarken Cumhurbaşkanı Erdoğan projeyi Cumhuriyet’in 100. kuruluş yıldönümüne kadar bitirme niyetinde.”
Aynı vakitte yeni kanalın İstanbul Boğazı’nı yoğunluktan kurtaracağının ve böylece daha geniş kapsamlı trafik sağlayacağından emin olduğunu kaydeden Fitin, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bu durumda ticaret hacmi elbette artacak, bu Rusya’yla olan ticareti de ilgilendiriyor. Bu ortada güç kaynaklarının transitinin yapılacağı ek boru sınırlarının döşenmesi kanala alternatif olabilir.”