Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, artık sigara paketlerinin tek tip olduğunu söyledi. Bakan Koca, paketlerin üzerilerinde cazibeyi arttırıcı rastgele bir öge bulundurulmayacağını tabir etti.
Sağlık Bakanı Koca, TBMM Genel Kurulu’nda Bakanlığın 2020 bütçesi görüşmelerinde konuştu. Koca, tütün, alkol ve unsur ve teknoloji dahil her türlü bağımlılığı ve berbata kullanımı engellemenin herkesin sorumluluğunda olduğunu belirtti. Gözetici ve temel sıhhat hizmetleri için ayrılan bütçenin, 2002- 2019 devrinde 3,8 kat artarak yaklaşık 18 milyar TL’ye ulaştığını kaydeden Koca, “2020 yılı için bu bahiste ayrılan bütçe ölçüsü 20 milyar 846 milyon TL’ye çıkarılmaktadır” dedi.
SİGARA PAKETLERİNİN ÜZERİLERİNDE BULUNDURULMAYACAK
Koca, obezitenin tüm gelişmiş ülkelerde olduğu üzere Türkiye’de de değerli bir sorun haline geldiğini söyledi. Tütün bağımlığıyla gayretin gevşeme olmaksızın sürdürüleceğini de vurgulayan Koca, şunları söyledi:
“Artık sigara paketleri tek tip olmuştur ve üzerilerinde cazibeyi arttırıcı rastgele bir öge bulundurulmayacaktır. Bu alanda dünyada 7’nci ülke olduk. Şiddet, her türlüsüyle bir insanlık ayıbıdır. Yalnızca sağlıkçılara yönelik olarak değil, bütün beşerler için kabul edilemez bir durumdur. Maalesef, çabucak her gün şiddet olaylarının haberlerde yer alması hepimizi üzmektedir. Sıhhat çalışanları da ne yazık ki şiddet mağdurları ortasında ziyadesiyle yerini almaktadır. Bu konu yalnızca bizim değil, birçok ülkenin kıymetli bir meselesidir.”
“ÇOK SAYIDA HASTANENİN BİR ORTADA BULUNDUĞU HASTANE ŞEHİRLERİDİR”
Bakan Koca, son yıllarda inşa edilen hastanelerle birlikte Türkiye’deki ortalama hastane yaşının 13’e düşürüldüğünü söyledi. Kent hastaneleriyle ilgili tenkitleri yanıtlayan Koca, “Kamu özel projelerinin toplam yatak sayısının yüzde 65’i yenileme yüzde 35’i de büsbütün yeni yatak olacak halde tasarlanmıştır. Bu yüzden birtakım bölgelerimizde yeni muhtaçlıklar karşılanırken, eski hastanelerimizin değerli bir kısmı muhtaçlığa nazaran renove edilerek özelleşmiş sıhhat hizmetleri ile meslek içi sıhhat eğitimine ayrılmaktadır. Son 5 yılda genel bütçe kaynaklarıyla 351 sıhhat yapısı inşa edilerek ülkemize 31 bin 96 yatak kazandırılmıştır. Bu süreçte üretimi tamamlanan 10 kent hastanemizle 13 bin 423 yatak hizmete sokulmuştur. Hastanelerin büyüklüğü tenkit konusu yapılmaktadır. Bu hususu, toplumun gelişen nüfusu, artan talepleri ve gelecek projeksiyonları ile birlikte kıymetlendirmek gerektiği kanısındayım. Kent hastaneleri, yalnızca bir hastane değil, alanında özelleşmiş çok sayıda hastanenin bir ortada olduğu hastane kentleridir. Gayemiz, bu hastanelere başvuran hastaların, sıhhatle ilgili problemlerinin tamamını bir merkezde sonuçlandırmasıdır” diye konuştu.
Koca, kent hastanelerinin merkeze uzak yerlerde yapıldığı tenkidine ise “Hastaların büyük kentlerde hastaneden hastaneye dolaştırılması yerine tek bir yerleşkede bütün sıkıntılarına karşılık vermek üzere tasarlanmıştır” dedi.
ŞEHİR HASTANELERİNİN İHALESİ
Şehir hastanelerinin istekliler ortasında ihale edildiğini aktaran Koca, ihalelerin yandaş müteahhitlere verildiği argümanlarına, “Kanun ve yönetmeliği çerçevesinde evvel kapalı teklifler alınıyor. Sonra açık eksiltmeye geçiliyor. Daha sonra en uygun teklif veren iki istekli ile pazarlık yapılıyor. Bunların sonucunda ihale kararı veriliyor. Hasebiyle hiçbir kent hastanesi, pazarlık tarzı ile ihale edilmiş değildir” yanıtını verdi.
“RAKAMLAR SPEKÜLE EDİLMEKTEDİR”
Hastaneler hakkında çok fazla kent efsanesinin ortalıkta dolaştığını belirten Koca, şöyle konuştu:
“Bu efsanelerde rivayet edildiği üzere, kent hastaneleri Elazığ’da şehitliğe, Kayseri’de bataklığa, Halk Sıhhati binası Ankara’da dere yatağına yapılmış değildir. Hazine garantisi verildiği, borç üstlenim mutabakatının yapıldığı ileri sürülmektedir. Bu süreçle ilgili farklı görüşler ileri sürülmektedir. Şunu net olarak tabir edeyim ki ne Bakanlığımızca, ne de Hazine ve Maliye Bakanlığınca bugüne kadar rastgele bir borç üstlenim muahedesi imzalanmış değildir. Kent hastanelerinin maliyetinin devlet sırrı olduğu gerekçesiyle açıklanmadığı üzere garip, akıl dışı ithamlara şahit oluyoruz. Şunu net olarak tabir edeyim ki, bütçede kent hastaneleri ödenekleri öbür yatırım bedelleri içinde verilmeyip, şeffaf bir halde farklı bir kalem olarak yer almaktadır. Bina ve tefrişat yatırım maliyeti, bakım ve tamirat sarfiyatları, alınan ek hizmetlere ait masraflar üzere birçok öge bir ortada kıymetlendirilerek belirlenen yıllık bütçe sayıları tefrik edilmeksizin speküle edilmektedir.”