Onkolog Dr Yavuz Dizdar yıllardır tartışma konusu olan ve yan tesirleriyle hastaları huzursuz eden kolesterol Lara travesti ilaçlarıyla ilgili olarak Uzun periyodik kullanımda cinsel ve zihinsel fonksiyonu azaltabilirler dedi
Sözcü den Nazan Doğaner Halıcı ya konuşan Yavuz Dizdar gazeteci muharrir Soner Yalçın ın Kara Kutu kitabında da Lara travestileri değindiği kolesterol ilaçlarının insanların cinsel ve zihinsel fonksiyonlarına verdiği ziyandan bahsetti
Dizdar Kara Kutu da anlatıldığı üzere insanların besin ile hastalanıp ilaç ile öldüğünü lisana getirdi
İşte Halıcı nın sorduğu Travesti Lara Dizdar ın cevapladığı o röportaj
Kolesterol ilaçlarıyla ilgili çabucak herkesin başında soru işaretleri var Bu haplar hakikaten gerekli mi Önemli yan tesirleri olduğu yanlışsız mu
Tıp sanayisi bir defa bir kavramı oluşturduğunda bu öncelikle tabipleri tesiri altına alır Kolesterol de bunlardan biri Vaktinde kalp hastalıklarının arttığı anlaşılınca evvel bunun nedenini açıklamakta zorlandılar hala da açıklanabilmiş değil Sonra bir araştırma yapıldı Framingam çalışması denen bu araştırmada bir kasabayı yıllarca izliyorlar kolesterol konusu da buradan çıkıyor Bunun bu formda sunulması elbette nedensiz değil çünkü kolesterol düzeylerini düşüren ilaçlar çoktan pazarlanmaya hazır haldedir Soner Yalçın Kara Kutu’da bunu çok ayrıntılı anlatmış bir yığın kasıtlı bilgi saptırmasıyla kolesterol günah keçisi ilan ediliyor Halbuki beden kolesterolü aslında kendisi de sentezliyor pek çok hormon ve hücre için gerekli esasen bundan sentezleniyor
TEREYAĞININ ETKİSİ
Doktorların kolay kolay etkilenmeyeceğini sakın zannetmeyin bu hem pazarlama gücü hem de bilimsel toplantılarla sarsılmaz dogma olarak yerleştiriliyor Pek çok yan tesirleri olduğu ise vakitle ortaya konuyor lakin o kadar güçlü bir lobi var ki karşı koymak neredeyse imkansız Canan Karatay Hoca’nın karşı duruşu muhakkak hakikat hakikaten ilacı bırakıp gerçek tereyağı tüketimini artıranlar ki içlerinde tabipler da var kolesterollerinin düştüğünü bizatihi gözlemlediler NELERE YOL AÇIYORLAR
Nedir bu ilaçların yan tesirleri
Bu statin denen ilaçlar bedenin kolesterol üretimini azaltıyor Diyelim ki kolesterol ilacı alıyorsunuz birinci aldığınızda bir şey olmasa bile uzun mühlet kullanımda hormon üretimiyle etkileşerek cinsel fonksiyonu bu ve gibisi nedenlerle zihinsel fonksiyonu de azaltabiliyor Hastaların bir kısmında ise fark edilen bir yan tesir ortaya çıkıyor kas erimesine neden oluyorlar Yalnızca bu yüzden hayatını kaybetmiş çok insan var yani attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değmediği üzere ortalığı duman ediyor Fakat iş bununla kısıtlı değil lobi gücü yıllık toplantılarla kolesterol için olağan kabul edilen kıymetleri daima aşağı çekiyor yeni kullanım potansiyeli yaratılıyor Meğer tabiatta katılık yok düşünün ormanda her ağaç tipi birebir uzunlukta mı değil Herkes birebir tartıda mı değil O halde nedir olağan denen kavram ki Karşılığı yok
HASTALARA TAVSİYELER
Kolesterol ilaçlarını kimler kullanmalı
Kolesterol ilaçlarının kullanılması gereken küme yalnızca kolesterolü hakikaten çok yüksek olanlar yoksa 10 20 ünite yükseklik bir şey tabir etmiyor lakin satıyorlar
Peki hastalar ne yapmalı
Bir sefer kolesterole takılmasınlar özetle ilaçlar beyin fonksiyonunu de hormon fonksiyonunu de bozar Hastaların besinlerini düzenlemeleri Akdeniz diyetine geçmeleri bile kâfi Buna ölçülü antrenmanı eklerlerse çok yararını görürler Şikayetleri de yoksa birkaç ünite yüksek olması bu ilaçlara bağlı olmalarını gerektirmez Kaldı ki problem doymamış yağ asitleriyle de bağlantısız görünüyor çünkü sütte bile aşikâr ölçüde doymamış yağ asidi mevcut yani kolesterol savı ta başından yanılgılı kurulmuş
İLAÇ ENDÜSTRİSİ HANGİ HASTALIĞIN ÇIKMASI GEREKTİĞİNİ ÇOK DÜZGÜN BİLİYOR
Özetle Soner Yalçın’ın tez ettiği üzere besinle hastalanıp ilaçla ölüyor muyuz Yani büyük karteller ne isterse o mu oluyor
Maalesef haklı görünüyor Bugün besin olarak önünüze gelenlerin çabucak hepsinde ilaç sanayisinin hissesi var Tohumlar ve tarım ilaçları onların denetiminde geleceğe yönelik beklentiye girmeleri nedensiz değil Soner Yalçın’ın Kara Kutu’da ismini sık geçirdiği bir ilaç firması bugün yalnızca kanser alanında faaliyet gösterse de yumurtanın yapay sarısını da üretmekte Gerçekten 2007’de Türkiye’de lenfoma yani bir cins lenf kanseri taraması yaptırdılar neden yaptırdınız bilimsel değil dedim Şirket merkezi Yunanistan’da çok lenfoma var Türkiye’de neden yok diye bu kampanyayı istedi dediler Yani hangi hastalığın çıkması gerektiğini çok güzel biliyorlar İşin enteresan yanı davalardan hiçbir şey çıkmadı bakanlığın en büyük sponsoru da onlar Biz o nedenle direkt vatandaşı uyarıyoruz tıp sanayisi bu bahisleri konuşturmadığı üzere firmalardan en çok nemalananlar da onlar
HER İLAÇ YENİ SORUNUN BAŞLANGICI OLUYOR
Peki ilaçlardaki tehlikelerden nasıl korunabiliriz
Öncelikle tabip ya da profesör dedi diye her şeye inanmayacaklar kendi akıllarının süzgecinden geçirecekler Kronik hastalığı olanlar bu sahiden hastalık haliyse tedavilerini alırlar Lakin siz mümkün bilmem ne hastasısınız diye ilaç verilirse kesinlikle şüphelenmeleri lazım Bir yakınımın annesi kronik öksürük şikayetiyle başvurdu KOAH başlangıcı dediler sinemada en küçük bir belirtisi olmadan üç çeşit ilacı başladılar Biraz soruşturunca nedeninin meskene aldıkları yeni yatak odası grubu olduğu anlaşıldı Bu kişi okumuş biriydi uyanık davrandı fakat vatandaşın ortalaması bu türlü değil verdilerse kullanalım diyor ve her ilaç yeni bir sorunun başlangıcı oluyor Bence nitekim hasta olmadan doktora gitmenin manası yok herkes kendi koşullarına nazaran beslenmesini ve şartlarını düzenleyecek Düzelme olmuyorsa o vakit doktora başvurup mümkünse en az iki görüş alacaklar Ancak temel sıkıntı bilgili ve tecrübeli tabipler yetiştirmekte Zira lakin bilgili olanlar ilaç sanayisinin elinde oyuncak olmaz