Memur-Sen Genel Lideri Ali Yalçın, memur ve memur emeklisinin 2024-2025 yıllarındaki mali ve toplumsal haklarının belirleneceği 7. Periyot Kamu Toplu Kontratı görüşmelerinde gelinen basamakla ilgili Memur-Sen Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi.
Memur-Sen olarak emellerinin kamu vazifelilerinin alın terinin karşılığını almak, hakkını, hukukunu korumak ve refah düzeylerini yükseltmek olduğunu söz eden Yalçın, “Gerçekçi olmayan teklifleri reddederken de masada müzakereyi yürütürken de alandan ses verirken de birebir hassasiyetle hareket ettik.” dedi.
“ENFLASYON FARKI ARTIRIM ÜZERE SUNULUYOR”
Yalçın, toplu mukavele tekliflerini Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu ve bu sürece dair sorumluluklarını gözeterek hazırladıklarını belirterek, şöyle konuştu:
“Yaşanan fiyat istikrarsızlığını ve ekonomik şartları göz önüne alarak artırım teklifimizi üçer aylık devirler halinde sunmuştuk. Merkez Bankasının öngördüğü enflasyon beklentileri, tekliflerimizin doğruluğunu teyit etmiştir. Bu süreçte, Türkiye’nin büyüme sayılarını ve hükümetin seçim beyannamesindeki refah hissesi vaadini Kamu Patronuna hatırlattık. Kamu Patronunun, birinci ve ikinci teklifinde getirdiği sayılar ne tabir ettiğimiz gerçekliğe uygun ne de beklentileri karşılayacak niteliktedir. Yüzdelik teklif, toplu kontratın aslı, enflasyon farkı, kayıpların telafisi, refah hissesi ise alım gücünü muhafazanın teminatıdır. Ancak bugün görüyoruz ki 6 ay boyunca yaşayacağımız dertler sonrası alacağımız enflasyon farkı artırım üzere sunuluyor. Halbuki enflasyon farkı Kamu Patronun jesti değil, toplu mukavele kazanımımız ve geçmişe dönük alacağımızdır.”
“BAZI KRİTİK BAŞLIKLARDA İLERLEME SAĞLADIK”
Türkiye iktisadının karşı karşıya kaldığı sıkıntılarda kamu çalışanlarının hiçbir sorumluluğu olmadığını vurgulayan Yalçın, emeklerinin iktisadi sıkılaşma siyasetlerinin tasarruf kalemine dahil edilmesini kabul etmediklerini söyledi.
Toplu mukavelenin yalnızca genel teklifin sayıları üzerinden konuşulmasının hizmet kollarına ve genele ait üretilen tahlilleri gölgede bırakabildiğine dikkati çeken Yalçın, şunları kaydetti:
“Her ne kadar oransal artırımda uzlaşılacak noktaya gelemediysek de hem hizmet kolu tekliflerinde hem de genele ait kısımda birtakım kritik başlıklarda kıymetli ilerlemeler sağladık. Toplu mukavelede mutabakat her bir hizmet kolu ve genel farklı ayrı sağlanabileceği üzere tek kalemde de olabilir. Dileğimiz ve uğraşımız toplu mukavelede genel ve hizmet kolu mutabakatının bir ortada sağlanmasıdır. Yarın, Kamu Patronundan gelen son teklifle müzakere ve istişare sürecini sürdürerek değerli bir karar alacağız.”
Yalçın, Hakem Şurası sürecinin başlamasına kadar süreci uzlaşmayla tamamlama hakkı ve iradelerinin olduğunu lisana getirerek, “Beklentimiz pek açık ve net. Gerçekçi, piyasa şartlarını dikkate alan, öngörülen enflasyonu ihmal etmeyen, refah hissesi içeren, kamu vazifelilerinin gerçek alım gücünü yükseltecek yeni bir teklifle gelinmelidir. Bu sebeple yüzdelik artırımda uygunlaştırıcı bir irade, refah hissesinde ise olumlu bir adım bekliyoruz.” dedi.
YENİ TOPLANTI YARIN
İkinci teklifin de Memur-Sen tarafından kabul edilmemesi nedeniyle kamu patronu ve sendikalar 22 Ağustos’ta tekrar masaya gelecek.
Tarafların tekrar anlaşamaması durumunda ise 23 Ağustos’tan itibaren Kamu Vazifelileri Hakem Şurası’na başvurulacak. Bu evrede Şura, en geç ay sonuna kadar mukaveleye dair kararını açıklayacak.
Memur-Sen Genel Lideri Ali Yalçın, memur ve memur emeklisinin 2024-2025 yıllarındaki mali ve toplumsal haklarının belirleneceği 7. Periyot Kamu Toplu Kontratı görüşmelerinde gelinen basamakla ilgili Memur-Sen Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi.
Memur-Sen olarak emellerinin kamu vazifelilerinin alın terinin karşılığını almak, hakkını, hukukunu korumak ve refah düzeylerini yükseltmek olduğunu söz eden Yalçın, “Gerçekçi olmayan teklifleri reddederken de masada müzakereyi yürütürken de alandan ses verirken de birebir hassasiyetle hareket ettik.” dedi.
“ENFLASYON FARKI ARTIRIM ÜZERE SUNULUYOR”
Yalçın, toplu mukavele tekliflerini Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu ve bu sürece dair sorumluluklarını gözeterek hazırladıklarını belirterek, şöyle konuştu:
“Yaşanan fiyat istikrarsızlığını ve ekonomik şartları göz önüne alarak artırım teklifimizi üçer aylık devirler halinde sunmuştuk. Merkez Bankasının öngördüğü enflasyon beklentileri, tekliflerimizin doğruluğunu teyit etmiştir. Bu süreçte, Türkiye’nin büyüme sayılarını ve hükümetin seçim beyannamesindeki refah hissesi vaadini Kamu Patronuna hatırlattık. Kamu Patronunun, birinci ve ikinci teklifinde getirdiği sayılar ne tabir ettiğimiz gerçekliğe uygun ne de beklentileri karşılayacak niteliktedir. Yüzdelik teklif, toplu kontratın aslı, enflasyon farkı, kayıpların telafisi, refah hissesi ise alım gücünü muhafazanın teminatıdır. Ancak bugün görüyoruz ki 6 ay boyunca yaşayacağımız dertler sonrası alacağımız enflasyon farkı artırım üzere sunuluyor. Halbuki enflasyon farkı Kamu Patronun jesti değil, toplu mukavele kazanımımız ve geçmişe dönük alacağımızdır.”
“BAZI KRİTİK BAŞLIKLARDA İLERLEME SAĞLADIK”
Türkiye iktisadının karşı karşıya kaldığı sıkıntılarda kamu çalışanlarının hiçbir sorumluluğu olmadığını vurgulayan Yalçın, emeklerinin iktisadi sıkılaşma siyasetlerinin tasarruf kalemine dahil edilmesini kabul etmediklerini söyledi.
Toplu mukavelenin yalnızca genel teklifin sayıları üzerinden konuşulmasının hizmet kollarına ve genele ait üretilen tahlilleri gölgede bırakabildiğine dikkati çeken Yalçın, şunları kaydetti:
“Her ne kadar oransal artırımda uzlaşılacak noktaya gelemediysek de hem hizmet kolu tekliflerinde hem de genele ait kısımda birtakım kritik başlıklarda kıymetli ilerlemeler sağladık. Toplu mukavelede mutabakat her bir hizmet kolu ve genel farklı ayrı sağlanabileceği üzere tek kalemde de olabilir. Dileğimiz ve uğraşımız toplu mukavelede genel ve hizmet kolu mutabakatının bir ortada sağlanmasıdır. Yarın, Kamu Patronundan gelen son teklifle müzakere ve istişare sürecini sürdürerek değerli bir karar alacağız.”
Yalçın, Hakem Şurası sürecinin başlamasına kadar süreci uzlaşmayla tamamlama hakkı ve iradelerinin olduğunu lisana getirerek, “Beklentimiz pek açık ve net. Gerçekçi, piyasa şartlarını dikkate alan, öngörülen enflasyonu ihmal etmeyen, refah hissesi içeren, kamu vazifelilerinin gerçek alım gücünü yükseltecek yeni bir teklifle gelinmelidir. Bu sebeple yüzdelik artırımda uygunlaştırıcı bir irade, refah hissesinde ise olumlu bir adım bekliyoruz.” dedi.
YENİ TOPLANTI YARIN
İkinci teklifin de Memur-Sen tarafından kabul edilmemesi nedeniyle kamu patronu ve sendikalar 22 Ağustos’ta tekrar masaya gelecek.
Tarafların tekrar anlaşamaması durumunda ise 23 Ağustos’tan itibaren Kamu Vazifelileri Hakem Şurası’na başvurulacak. Bu evrede Şura, en geç ay sonuna kadar mukaveleye dair kararını açıklayacak.
