Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği, bu yıl ki Dünya Sanat Günü UPSD Özel Ödülü’nü, cezaevinde tutuklu bulunan gazeteciler Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu’na ithafen Odatv’ye verdiğini açıkladı.
2012 yılından bu yana, her yıl 15 Nisan’da kutlanan Dünya Sanat Günü, aktiflikleri bu yıl koronavirüsten ötürü online kontaklar ve toplumsal medya üzerinden kutlandı. Kutlamalar, Milletlerarası Plastik Sanatlar Derneği Lideri Bedri Baykam’ın açılış konuşması ile başladı.
Dünya Sanat Günü’nde 2012’den bu yana farklı kategorilerde verilen ve klasikleşen mükafatları bu yıl, Dünya Sanat Günü ‘Wallace Hartley’ Onur Mükafatları sahiplerini buldu.
2012’den bu yana dağıtılan mükafatlar bu yıl, Yılın Sanat Kurumu Mükafatı Baksı Müzesi ismine Hüsamettin Koçan’a, Yılın Genç Sanatkarı Mükafatı Alpin Arda Bağcık’a, Yılın Sanat İnsanı Mükafatı 2016 yılında hayatını kaybeden Faruk Sade ismine kızı Sera Sade’ye, Yılın Sanatkarı Mükafatı Taner Ceylan’a, Yılın Medya Mükafatı Doğan Hızlan’a, Sanatçı Onur Mükafatı Turan Erol’a, UPSD Özel Mükafatı ise Odatv’ye verildi.
Ödül merasimi sırasında ödül alan isimlere canlı yayında aracığıyla bağlanıldı. Odatv ismine, Odatv İmtiyaz Sahibi Soner Yalçın’a canlı yayın üzerinden takdim edildi.
Bedri Baykam, “Demokrasimizi aydınlatan özgür seslerin platformu olarak nitelendirdiği Odatv… Biz özgürce sanat yapacaksak, özgürce üreteceksek, özgürce makale yazacaksak bunu özgür basın sayesinde yapacağız” diye kelamlarına başladı.
“ÖDÜLÜ BETONA GÖMÜLMEK İSTENEN BARIŞ PEHLİVAN VE BARIŞ TERKOĞLU İSMİNE ALIYORUM”
Soner Yalçın ise, “Yalnız olmadığımızı hissettirdiğiniz için sizlere çok teşekkür ederim. Bu pahalı mükafatı betona gömülmek istenen Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu ismine alıyorum. Bu mükafatı sesi yok edilmek istenen, kapatılan Odatv ismine alıyorum” dedi. Yalçın devamında şu sözleri kullandı:
“İyi gazeteciğin mutlak bir karşılığı oluyor. Bu karşılık birden fazla vakit işsiz bırakılmak, tehdit edilmek cezaevine atılmak oluyor fakat bazen de dünyanın en güzel sanatkarları tarafından ödüllendirilmek de oluyor. Bu ödül bizim için çok pahalı bir ödül. Tahminen bugün büyük çoğunluğun sesi ülkemizde çıkmıyor olabilir fakat bu ülkenin ve dünyanın düzgün sanatkarları var. Büyük sanatkarların her daim tek bir unsurları vardır dimdik olmak. Aslında bu gazetecilerle sanatkarları birleştiriyor. İkisinin de haksızlıklara karşı ısrarla, inatla düşünmekten vazgeçmemekle emsal yanları var. İkisi de yalnızca bugün değil tarih boyunca hiçbir iktidardan müsaade alarak düşünmezler, bunu reddederler. Gazetecilerle, sanatkarların tarih boyunca yazgıları daima tıpkı olmuştur. Burada büyük bir dayanışmanın ortaya çıkmasının sebebi de odur. Biz gazeteciler ve sanatkarlar Türkiye’de rahat nefes almak istiyoruz ve bunu uzun yıllardır yapamıyoruz. Dün öbür belalar başımızdaydı bugün öteki belalar var. Bu belaların temel bir sebebi var. Kimse gerçekleri istemiyor. İktidar, her şey bizim denetimimizde olsun istiyor. Biz bunu yapamayız. Biz o denli uslu çocuklar değiliz. Böylesine pahalı bir mükafatla bizi taçlandırdığınız için teşekkür ederiz.”
Canlı yayında, Baksı Müzesi ismine Yılın Sanat Kurumu Ödülü’nü alan Hüsamettin Koçan’ın “Anadolu’nun dünyanın sanat ortamı olacağını umuyorum” sözleri dikkat çekti. Sanatçı Taner Ceylan, “Atölyeme kapandığım bu koronavirüs günlerinde, bu ödül bana moral verdi. Sanat kurumlarının elemanlarını çıkarmasın. Kararmadan, buradan daima bir arada nasıl çıkacağımızı bulacağız. Bütün galeriler Gertrude Stein olabilir, genç sanatkarları desteklesinler” kelamlarıyla geceye damgasını vurdu.
Pınar Saraçoğlu